TBMM'de tansiyon yükseldi: Karşılıklı atışmalar yaşandı
2019 Merkezi Yönetim bütçe görüşmeleri devam ediyor. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel konuştuktan sonra tansiyon yükseldi. AK Parti Trabzon milletvekili Salih Cora ile CHP İstanbul milletvekili Mahmut Tanal karşı karşıya geldi. Genel kurul'da tansiyon yükseldiği anlarda, diğer milletvekillerinin araya girmesiyle iki milletvekili sakinleştirildi.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Akar'ın İcra Subayı Ahmet Erdoğan'ın Balyoz raporuna ilişkin olarak, "Söz konusu raporda benim dahlim yok. Bunu herkes biliyor, bütün kayıtlarda var" ifadelerini kullandı.
Akit gazetesi yazarı mehtap Yılmaz'ı ziyaretine ilişkin olarak Akar, yaralıları ziyarete Gaziantep Hastanesi'ne gittiklerini kaydetti. Akar, "Beni vali, rektör ve belediye Başkanı karşıladı.Rektör ve hastane Başhekimi ile birlikte yaralılarımızı ziyaret ettik. Bu ziyaret sırasında aşağıya yürüyoruz. Rektör, 'Burada benim eşim yatıyor' dedi. İçeri girdik. Orada gördük gazeteci hanım olduğunu. Yanımızda şahitler var. Bir veya iki dakika oturduktan sonra ayrıldık" şeklinde konuştu.
Hasdal'daki arkadaşlarını ziyaretine ilişkin Akar, "Hasdal'daki arkadaşlarımızı ziyaret etmeyen alçaktır. Hasdal'dan çıkmadım ben. her türlü riski aldım ben" diye konuştu.
FETÖ darbe teşebbüsüne ilişkin olarak Akar, "Saat 16'ya kadar, 20.30'a kadar darbe lafı yok. Yemin ediyorum yok böyle bir şey. Saat 18.30'da kaçırma olayını duyduğumuzda, verdiğim emirle uçakları indirin dedim. Saat 20.30'da alçaklar içeri girdiler, kafamıza silah dayadılar. 'Başımıza geçeceksin' dediler. Ben bunu reddettim. Kafanıza silah dayalıyken, kaç kişi 'hayır' diyebilecek. Akıncı'ya götürdüler. Bunu imzalayın dediler.İmzalamadım" ifadelerini kullandı.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise HDP milletvekillerinin iddialarına cevap verdi. Çavuşoğlu, "Bugün ben Suriye'de, Irak'ta PKK ve YPG'nin Kürtlere, Süryanilere ve de Yezidilere nasıl zulmettiğini örnekleriyle ve şahitleriyle gündeme getirdim ve buradaki milletvekillerinin, hak, hukuktan bahseden bu milletvekillerinin PKK'nın, YPG'nin Türkiye'ye gönderdiği, sürgüne gönderdiği ve YPG Suriye topraklarının yüzde 26'sını kontrol etmesine rağmen bunların niye gidemediğini? Bunları dinleyip dinlemediğinizi sordum ve bunların haklarını savunamayacağınızı iddia ettim çünkü PKK'dan izinsiz siz bir şey yapamazsınız. Ben sizlerin insan hakları mahkemesi dâhil sorduğunuz sorulara cevap verdim. Cevap verirken bazı sorular da sordum ama siz bu sorularıma cevap veremezsiniz PKK'dan izin almadan konuşamazsınız. Ayrıca, ben bugün Türkiye Cumhuriyeti devletinin Dışişleri Bakanıyım, siz bir milletvekilisiniz saygımız var, yüce Meclise saygımız var, siz bir bırakın Dışişleri Bakanını, herhangi bir insanı, herhangi bir şeyden menedemezsiniz. Sizin ile bizim ilişkilerimiz -müsaade edin- PKK ile sizin ilişkileriniz gibi değil, PKK sizi meneder ama siz beni menedemezsiniz" şeklinde konuştu.