TC Vatandaşlığı

Bu ülkenin adı Türkiye... Türk yurdu demektir… Bununla yetinmeyip geçmiş Anayasalarımızda; vatandaşlık bağı olanlar; "Türk ıtlak olunur" ya da bugün olduğu gibi vatandaşlık bağı olan; "herkes Türk'tür" şeklinde yer alan ibareler bu gün ne kadar gerekli? Neden TC vatandaşı olan herkes Türk sayılsın?
Oysa TC vatandaşları içinde Kürt, Arap, Çerkez, Rum, Ermeni, Yahudi ve daha birçok farklı etnik kökene sahip olanlar bulunmaktadır… Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığında kimsenin sorunu yok… Hırant Dink vatandaşımızdı… Ama Ermeni idi. "Benim yurdum Türkiye'dir! Bu toprakta elbet gözüm var vatanımda ölmek için! Bu yurdun toprağında gömülmek için gözüm var diye sitem ederdi Ermenileri sevmeyenlere!
Kürdün Kürt olduğunu öğrendik! Yıllarca dağ Türkü diye tanımladık. Bizdensiniz dedik! Ermeni Rum Musevi vs azınlıklar zaten Lozan'da haklarını almışlardı. İsmini dilini okulunu kullanmışlardı. Kürtlere ise azınlık değilsiniz Türkler gibi ana unsursunuz denildiğinde tereddütsüz kabullenmişler ve tabi azınlık olmayı kabul etmeyiz, biz Türklerle beraber Türkiye'yi oluşturuyoruz aynı haklara sahibiz demişlerdir. Azınlık statüsü uygulanmamıştır ama azınlıklara sağlanan haklardan geriye düştükleri kesindir. Çünkü siz bizdensiniz hepimiz aynı haklara sahibiz ve hepimiz Türk'üz denmiş ve Anayasamıza da öyle yazılmıştır.
Oysa sözü edilen asli unsurun ve eşitliğin hepimiz Türk'üz şemsiyesi altında buluşmak olmadığı artık çok iyi biliniyor. Herkesi kapsayacak sarmalayacak olan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığıdır…
Her ne kadar Anayasadaki, herkes Türk'tür sözünün etnik ifade olmadığı asimilasyon amacı taşımadığı ileri sürülse de buna farklılıkları ikna etmek artık mümkün olmamaktadır.
Toplumun itirazsız uzlaşabileceği tanım yeni Anayasada Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığıdır…
Geçmişte olanlar geçmişte kaldı bir ulus devletin inşası ve Kurtuluş savaşı ve Cumhuriyetin ilanı kolay olmamıştır. Sancıları da yaşanmıştır… Onları başaran insanların nesillerinin bugünkü toplumsal ve sosyolojik değişimi ve evrensel hukuku okumakta bu derece zorlanmaları kabul edilemez.
Kolaylıkla çözümlenecek sorunların çözümünde zorlanmamızın temel nedenlerin başta geleni elbette terördür! Terörün baskısı ya da İmralı görüşmeleri ve pazarlıklar sonucu mu bu değişiklikler yapılıyor izlenimi halkı incitmektedir. Oysa değişimleri zamanında yapamamış olmamızın sıkıntıları birçok sorunun kaynağını teşkil etmiştir.
Sadece farklı kimlikler değil, Türk vatandaşlar bile Anayasadaki vatandaşlık tanımını anlamsız görmeye başlamıştır. Terör mücadelesi sürerken, Anayasamızda evrensel hukukun vatandaşlık hukukunun gereklerini yerine getirmekte gecikmemeliydik! Bu gecikmelerle maalesef bugüne kadar teröre de koz verip elini güçlendirdik.
Gelinen noktada Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığı tanımında uzlaşmak ve resmi dil Türkçe ama Ana dilde en azından azınlıkların haklarına sahip olmalarını sağlamak çözümleyici adımlar olacaktır. Terörün sonlanması ve görüşmelerle gelinecek nokta uzun bir süreçtir. Umut edelim ki silah bırakıp sınırlar dışına çıksın ama benim söz ettiklerim bundan bağımsız olarak vatandaşlık hukukunun gerekleridir… Artık gecikmeyelim bunların ne olduğunu açıkça konuşup halkı bilgilendirelim.

Bakmadan Geçme