Yalakalık ve yağcılık, kendisine saygısını kaybetmiş insanların; kendi çıkarları uğruna başkalarına gereksiz ya da hak etmediği iltifatlarda bulunmasıdır. Kısaca dalkavukluktur.
Yalakalık deyip geçmeyin. Bu bir sanattır.
Herkesin yapabileceği, öğrenebileceği bir şey de değildir. Zor, zor olduğu kadar şahsına münhasır keyifli bir zanaattır.
Türkçe’deki yalakalığın tanımında kullanılan kelimelerin, çokluğuna bakıldığında toplumumuzun konuya ne denli ilgi ve alaka duyduğunu görmek mümkün olur.
Yağcı, yağdanlık, dalkavuk, şakşakçı, şaklabanlık, kemik yalayıcılık, yalpaklık, huluskarlık, omurgasızlık, yanar dönelik vb gibi uzayıp giden bir çeşitlilik vardır, Türkçedeki yalakalık literatüründe. Türlünün; etsiz, tuzsuz, acısız ve çok yağlı halidir. Yiyince iştah açan, bitince gıda zehirlenmesi sonucu, hastanelik eden bir yemek gibidir. Bir kaç acil vakasından sonra, serum bağımlılığı yapar.