Tuşba Danışma Meclisi Toplantısı yapıldı
AK Parti Van ili Tuşba ilçesi nisan ayı danışma kurulu toplantısı, AK Parti Van İl Başkanı Av. Zahir Soğanda ve Tuşba Belediye Başkanı Fevzi Özgökçe ile partililerin katılımları ile gerçekleştirildi.
İpekyolu ilçesi danışma meclisi toplantısının ardından Tuşba İlçesi nisan ayı danışma kurulu toplantısı da AK Parti il binasında gerçekleştirildi. Açılış, yoklama, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından divan heyetinin belirlendiği toplantıda Tuşba ilçe Başkanı Naif Şabu bir selamlama konuşması gerçekleştirdi. Konuşmasında geçmiş dönem de yaşanan sıkıntılara, sağ, sol görüşü çatışmalarına değinen Başkan Şabu, Toplantıya katılan partililere teşekkür ederek, Danışma meclisinin hayırlara vesile olmasını temenni etti. Şabu’nun ardından konuşan Tuşba Belediye Başkanı Fevzi Özgökçe ise konuşmasında, son günlerde gerçekleştirdikleri programların kısa sunumuna yaptı. Daha son konuşan AK Parti Van İl Başkanı Av. Zahir Soğanda ise konuşmasında, partililere birlik beraberlik çağrısında bulundu. Konuşmasında yerel gündemi de değerlendiren Başkan Soğanda, geçmişte 10 binlerce Vanlı insanın Ermeni ve Rus çeteleri tarafından katledildiğini hatırlatarak, bu vatan uğruna kanlarını feda eden ecdadın torunları olduğunu ifade etti. Soğanda, ‘‘Biz, 100 sene evvel, bugün daha rahat, huzurlu, her şeyden önemlisi namusumuzla yaşayabilmemiz için bu topraklarda kanlarını döken ecdadın torunlarıyız. Fakat bugün bazı gruplar 100 sene evvel dedelerimize yapılan zulmün aynısını bize yaşatmaya çalışıyorlar. Bizi bu topraklarda huzurumuzla barındırmak istemiyorlar. Irkçılığı yaymaya çalışarak milleti birbirine düşürmeye çalışıyorlar. Kürtlerin adına sözde temsilen çıkan kesimler bugün sadece Kürtlere zulüm ediyor. İnsanların özgür yaşama hakkını elinden alıyor. Şuan insanlar Yüksekova‘da Cizre‘de evinde huzurlu bir şekilde yaşayamıyor. Çocuklarımız okullarında okuyamıyor. Kürtlerin hakkını sözde savunanlar anayasal hakkımız olan okumayı engelleyerek gidip o okulları yakıp yıkıyorlar. Biz Kürt olarak burada siyaset yapıyoruz. Fakat bizim siyaset hakkımızı baskıyla, şiddetle elimizden almaya çalışıyorlar. Onlar gibi düşünmediğimiz için, onlar gibi hareket etmediğimiz için, ‘siyaset yapamazsın’ diyorlar. Bu nasıl bir Kürdü savunma hakkıdır. Bunların hedefi burada Müslüman Kürtleri yok etmektir.’’dedi.
“ÇEKİN O KİRLİ ELLERİNİZİ MABEDİMİZDEN”
Geçtiğimiz haftalarda Van’da Cuma namazını protesto ederek Camiyi terk eden gruba da seslenen Başkan Soğanda, ‘‘Artık biz Müslümanların Camiye girme hakkını da engellemeye çalışıyorlar. Ben burada tek bir şey söylemek istiyorum. Çekin artık o kirli ellerinizi biz Kürtlerin mabedimizden. Van’ımızdan elinizi çekin. Bölgemiz insanının üzerinden çekin elinizi” dedi.
Konuşmasında Belediyeye de yüklenen Soğanda, ‘‘Sözde belediyesiniz, hangi Vanlı bugün elini vicdanına koyup temiz bir memlekette yaşıyoruz diyebilir? Belediyesiniz yapın! Şehri temizleyin. Bir temizliktir yapmıyorsunuz. Belediye’nin başka ne işi olabilir? Bu belediyecilikten Van’ı kurtarmamız gerekiyor. Hükümetimiz tarafından 7-8 yıl önce Van’ın can damarı olan çevre yolu projesi ile ilgili bir karar alınmış. Çevre yolunun alt yapısı yapılmış, ihalesi yapılmış, müteahhide parası verilmiş çevre yolu yapılacak. Bütün kurumlar üzerine düşen vazifeyi yapmış, lokomotif olması gereken belediye 7-8 yıldır buna çelme takıyor ve engellemeye çalışıyor. Yol medeniyettir. Bunlar medeniyetten anlamaz. Madem siz bir şey yapmıyorsunuz hükümetimizin Van’a hizmet etmesini engellemeyin. Özerklik diyorlar. Son çıkan yasayla büyükşehirler zaten özerktir. Parayı hükümet veriyor, projeyi hükümet sunuyor, siz de Vanlıysanız üzerinize düşeni yapın. Bir hafta evvel çıkan yasa ile belediyelere daha fazla yetki verildi. Belediyeler bir kazanç elde etti. Fakat Van Büyükşehir Belediyesi bahanelere sığınıyor. Hükümetin Van’la ilgili özel kanun yaptığını, halkın malını zorla elinden alacağını söylüyorlar. Senin yapman gereken işi hükümet yapıyor ve senin önünü açıyor. Bunu yapabilecek kapasiten yoksa bırak git. Hükümetimiz 150 trilyona deprem döneminde Gürpınar Mijingir’den içme suyu getirerek onlara teslim etti. 30 bine yakın Deprem konutu yapıldı. Alt yapısı, üst yapısı bitirilerek teslim edildi. Temizliği ve içme suyu bakımını ise Belediye halen üstlenmek istemiyor. Bunların tek yapabildikleri kendilerini haklı çıkarmaya çalışmaktır’’şeklinde sözlerini tamamladı.