Uyyy!.. Cısss!..

Karikatürist- Yazar Hikmet Aksoy'un hazırladığı 'Vansesi Mizah Sayfası' bundan böyle her Cumartesi günleri siz değerli okuyucularımızla buluşuyor.

Hazırlayan: Hikmet Aksoy

 

Hürriyet niçin satıldı?

Bu da soru mu yani... İnsan "altın yumurtlayan tavuğunu satar mı?" sorusunu getiriyor akıllara... Demek ki, satılırmış... Yani, nasıl "zarar ediyorlar" deyip gerçekte zarar etmediği anlaşılan şeker fabrikalarının satılmak istenişine benziyor Hürriyet'in satışı...

O da siyasi, bu da bir siyasi satış...

Hürriyet de gitti siyaset uğruna...

"Tek seslilik" uğruna...

Hürriyet satıldı, ama bu gazetenin; "Türkiye Türklerindir" sloganı ne olacak?

Öyle ya?

Bu çok önemli... Okullarda "Türküm, doğruyum..." andını söyletmeyen anlayışı, "Türkiye Türklerindir" sloganı/ilkesi gıcık etmez mi?

Hürriyet'in "Türkiye Türklerindir" ilkesiydi,  gazetenin logosu yanında Atatürk ve Türk Bayrağı amblemi duracak mı?

Sorun burada...

Bu ilke ve amblemler kaldırılırsa anlayınız ki; Türkiye, çok büyük bir algı operasyonuyla karşı karşıyadır.

Bu yapılırsa sadece Hürriyet gazetesi mi bitmiş olur?

 

 

Babam baa dediydi ki...

Hakim, tanık olarak dinlenecek Temel'i vereceği ifade için önceden uyarıyordu;

-Bak, yalnız ve yalnız gördüklerini söyleyeceksin. Başkalarının gördüklerini, duyduklarını değil, dedikten sonra sordu:

-Doğum tarihiniz?..

Temel, büyük bir güven duygusuyla hakimi yanıtladı:

-Volla hakim bey, ben gözlerımlan görmedum, bobamla menem baa dediydi ki... deyince mahkeme salonunda bir kahkaha tufanı koptu.

 

Ya o sözi bilmeysa...

Temel, arkadaşı Dursun'a misafirliğe gider. Gider ama, Dursun'un yayladaki evinin kapısı önünde bağlı kocaman çoban köpeği ile karşılaşır. Köpek,  Temel'i görünce hırlar, havlar. Temel, Dursun'a seslenir; "- Ula Habur'da köpoğun tut da geleyim!"

Dursun pencereden doğru seslenir; "-Ula o hırlasun, havlasın. Bilmeymisun, havlayan köpek isurmaz, deyeler daha...

Temel tatmin olmaz; "Ula oni ben da biliyrum da... Ya habu köpek bilmeysa?

 

 

İmdaaat!.. Sapık var!

Cehaletin olduğu yerde sapıklık olur.

Bardağın ince beline sulanan beyinlerin yaşadığı bir toplumda elbette sapıklık olayları yaşanır.

Önemli olan, bu tür aşağılık zihniyetin bu ülkeye nasıl gelip çöreklendiği sorgulanmalı... Dünya sıralamasına girmiş kötü bir durumu yaşıyor bu ülke...

Çocukları sokağa, okula, bakkala/markete, parka gönderemez bir durum var.

Bakmadan Geçme