Van balı Türkiye markası olmalı
Ballı Gurme işletme sahibi Uzman Dr. Emrah Naiboğlu, bölgesel anlamda kalkınma planladıklarını belirterek, 'Balı kıymetlendiren özelliklerden bir tanesi rakım yüksekliğidir. Bölgemizin rakımı bin 800'lerden başlıyor. Kovanlarımızın bulunduğu rakım iki binlerin üstündedir. Biz özellikle Van'dan bal satışı yaptığımız için sloganımız ona göre düşünülmüştür. Doğu Anadolu'nun balı, Ege'nin zeytinyağı diye Türkiye'nin iki farklı ucunu tek sloganda birleştirecek bir slogan ürettik' dedi.
Amaçlarının tüketicilerin temin etmek istediği sağlıklı ürüne, en güvenilir şekilde ulaşmasını sağlamak olduğunu ve bu amaçla hayallerinin peşinde koştuklarını ifade eden Ballı Gurme işletme sahibi Uzman Dr. Emrah Naiboğlu, Türkiye'de güvenilen, aranan Van balını marka yapma hedeflerinin olduğunu söyledi.
"Balımız Van, Bahçesaray ve Çatak balıdır"
Son iki yıldır İstanbul'a, İzmir'e ve batının birçok şehrine Van'dan bal ticareti yaptıklarını ifade eden Dr. Naiboğlu, "Ürettiğimiz balların çoğu Van, Bahçesaray ve Çatak balıdır. Organik ve sertifikalı baldır. Biz her yıl ürettiğimiz balları Muğla Üniversitesine göndererek, analizini yaptırıyoruz. Orada çay şekeri diye tabir ettiğimiz değere bakılıyor. Bakanlığın kriterlerine göre bu değer yüzde 5'in altında olması gerekiyor. Şeker oranı sıfır çıkan balımızın analiz sonucu hakiki bal olarak tescillendi. Karakovan üretimi yapıyoruz. Kovanlarımız mobil araçlarla sürekli hareket halindeler. Tabi organik firmasıyla çalıştığımız için belli kriterleri de oluyor. Petekler en yakın köye ve asfaltlı yola en az 3 kilometre uzaklıkta olması gerekiyor. Çünkü arı asfaltta yiyebiliyor, köydeki bulaşık suyunu da alabiliyor. Yani bu tarz şeyler organik firması için önemli olduğundan normal insan yaşamının uzak olduğu yerlerde arıcılık yapıyoruz" dedi.
"Türkiye'nin her tarafına bal gönderiyoruz"
Arıcılığa 15 yıl önce başladıklarını söyleyen Dr. Naiboğlu, "Aslında arıcılık hikayemiz 15 sene öncesine dayanıyor. Yaklaşık 15 yıldır kovanlarımız var. 15 yıldır genelde biz kovanlarımızı aile, eş, dost, akrabalarımız için yapıyorduk. Son iki yıldır bu işin ticaretini yapmaya başladık. Tabi bu 15 senede ürettiğimiz balları ara ara piyasaya veriyorduk ama bu işe profesyonel anlamda katma değer katma açısından son iki yıldır faaliyet gösteriyoruz. Ürünlerimizi İstanbul'daki çok kaliteli şarküterilere gönderiyoruz. Müşterilerimizin bizim ürünlerimizi tercih etmeleri güvenilir sertifikalı olmasından kaynaklanıyor. Satışlarımız internet üzerinden Türkiye'nin her tarafına kargolanıyor. Sipariş veren müşterilerimiz tekrar tekrar sipariş veriyorlar. Çünkü bizim bir kalite politikamız var. Şirketimizin kuruluşu 2 tane hekime dayanıyor. Ben kendim çocuk doktoruyum, kardeşim diş hekimidir. Bizim kalite politikamız önce sağlık, sonra lezzettir" ifadelerini kullandı.
"Bal kotamız şuanda 15 ton civarındadır"
Bal sektörünün suiistimale açık olduğunu belirten Dr. Naiboğlu, "Dışarıdan bal alımımız yok. Şuan piyasa o kadar suiistimale açık ki, Türkiye'de suiistimale açık iki tane sektör var. Özellikle zeytinyağı ve bal ticareti, biz bu ikisinin üzerinde yoğunlaştık. Van'da standardı yakalamak için lafla değil daha çok üniversitelerle ve organik firmalarıyla ortak çalışarak, yapıyoruz. Her sene yaklaşık 3 kez çalıştığımız firmalar gelip kovanlarımızdan numune örnek alıyorlar ve o örnekleri değerlendiriyorlar. Ona göre bizimle çalışmaya devam ediyorlar. Vatandaşlarımızın bal alırken çok dikkat etmeleri gerekir. Biz vatandaşın güven kaygısını sağlam temellere oturtturmak için sattığımız tüm ürünlerin analizini yaptırıyoruz. Şuan Türkiye'de ve Van'da şartlar çok kötü durumdadır. Vatandaşlar ne aldığını bilsin diye belgesini sunuyoruz ve çalıştığımız firmaları söylüyoruz. Biz kendi ürünlerimizi sürekli kontrol ettiriyoruz. Bal kotamız şuanda 15 ton civarındadır" diye konuştu.
"Van halkı düzgün ürün almak istiyorsa bizi tercih etsin!"
Van halkının güvenilir bal almak için kendilerini tercih etmesi gerektiğini söyleyen Dr. Naiboğlu, "Van halkı bal açısından düzgün bir ürün almak istiyorsa bizim ürünleri güvenle tercih edebilir. Sadece sözle tahhüddünü yapmıyoruz. Biz bunu yazıya, belgelere dökerek yapıyoruz. Türkiye'nin önemli firmalarıyla çalışıyoruz. Büyük marketlerden çok ciddi teklifler alıyoruz ama şu aşamada buna çok girmek istemiyoruz. Biz sağlam adımlarla büyümeye çalışıyoruz. Yani biz piyasadan bal toplamıyoruz. Sürekli kontrolünü yaptığımız iki tane arıcımızın balını satıyoruz. Van halkının istediği kalitedeki ürüne ulaşması için çalışıyoruz. İlk hedefimiz buydu. Batıdaki sevdiklerine, batıdaki hemşehrilerimize kaliteli Van balını güvenle gönderebilirler. Bilindik firmadan sürekli göndersinler. Aklında soru işareti kalmadan göndersin diye biz Ballı Gurme Bal ve Zeytinyağı firmamızı kurduk" dedi.
"Müşterilerimize ücretsiz bal kargoluyoruz"
Van dışındaki illere ücretsiz bal gönderdiklerini belirten Dr. Naiboğlu, "Biz burada ücretsiz bir şekilde bal kargoluyoruz. Kargomuz sigortalıdır, ürüne herhangi bir zarar geldiği zaman sigorta firmalarıyla anlaşmamız var. Müşterimize oluşan zararı yansıtmadan tekrar kargoluyoruz. Aslında biz bir çığır açtık ve kaliteli ürünü bölgenin katma değer yaratılmış, güzel paketlenmiş, tadı güzel olan, güvenilir balını gözü kapalı şekilde batıdaki hemşehrilerimize göndermenin yolunu açtık. Ballı Gurme'nin iki tane büyük hedefi var. Birinci hedefimiz çok daha büyük kitlelere ulaşmak istiyoruz. Sadece Van ile sınırlı kalmak istemiyoruz. Bölgeye yayılmak istiyoruz. İkinci hedefimiz ise bu bölgenin kalkınmasına bir tuğla koymak ve daha çok kişiyi istihdam etmektir. Van'ın ismini Türkiye'ye daha iyi duyuruyoruz. Van'ı seven aile olarak ilimiz için elimizden geldiğince katkı sunmak istiyoruz. Van'a ait bal ve zeytinyağı markası yaratmak istiyoruz. Bakın biz bu kadar çalışma yaptık. Çok iyi, çok kaliteli sertifikalı ürünleri pazarlayıp satıyoruz. Fiyatlarımız piyasayla aynı düzeydedir. Vatandaşlarımız sakın pahalı algısına kapılmasınlar. Sadece mağazamızı bir kez ziyaret ederek misafirimiz olsunlar" ifadelerini kullandı.
"Yurt dışına da bal gönderiyoruz"
Doğu'da üretilen balların kaliteli olduğunu söyleyen Dr. Naiboğlu, "Fakat üreticiler katma değer yaratma konusunda müşteriye ulaşma konusunda sıkıntı yaşıyor. Kaliteli ürün aslında İstanbul'da doğru adrese giderse daha çok değerini bulacak ama bu ürün Van'da da değerini bulamıyor. Orada da değerini bulamıyor. Biz ürünümüzü daha iyi şartlarda müşterilerimize sunmaya çalışıyoruz. Ürünlerimizin ambalajlanmasında normal gıda kodeksinin şartlarında üretilmiştir. Ambalajlama o şartlara göre yapılmıştır. Bizim ayrıca Van'dan yurt dışına bal gönderimimizde oluyor. Almanya, Hollanda'da müşterilerimiz bulunuyor. Özellikle bize Almanya'dan çok iyi dönüşler oluyor. Şuan yurt dışına ürün göndermekte sorun yaşıyoruz. Avrupa ülkelerinin bir kaçı gıda konusunda problem çıkarabiliyor. Öyle müşterimiz var ki özellikle yurt dışından gelip 5 veya 10 kilo balını alıp öyle ülkesine dönüyor. Biz bu bölgede kaliteli bal üretip, iyi pazarlamaya çalışıyoruz" dedi.
"Profesyonel ekiplerle çalıştık"
Bal üretimi konusunda profesyonel ekiplerle çalıştıklarını belirten Dr. Naiboğlu, "Şuan bal konusunda büyük hedefimiz var. Diğer arıcılarında belki tüccarlarında ulaşmasını istediğimiz bir yere koyduk ve bu koyduğumuz yer Türkiye'de bir elin parmağını geçmeyecek sayıda firmanın koyduğu yerdir. Biz bu vaziyete çok kısa sürede geldik. Dijital platformları çok iyi kullandık. Profesyonel ekiplerle çalıştık. Markamızın kutularını özel grafikerlere yaptırdık. Pazarlama aşamasında endüstri mühendisleriyle çalıştık. Gıda sektörünün işletmecileriyle biz bire bir görüşüp onlarla beraber bu ürüne nasıl katma değer sağlarız diye çaba sarf ediyoruz. Bu marka birden doğmadı, iki yılımızı aldı. Ürünümüzde profesyonel bir ekibin alın teri var" diye konuştu.
"Bölgesel anlamda kalkınma planladık"
Özellikle bölgesel anlamda kalkınma planladıklarını belirten Dr. Naiboğlu, "Balı kıymetlendiren özelliklerden bir tanesi rakım yüksekliğidir. Bölgemizin rakımı bin 800'lerden başlıyor. Kovanlarımızın bulunduğu rakım iki binlerin üstündedir. Biz özellikle Van'dan bal satışı yaptığımız için sloganımız ona göre düşünülmüştür. Doğu Anadolu'nun balı, Ege'nin zeytinyağı diye Türkiye'nin iki farklı ucunu tek sloganda birleştirecek bir slogan ürettik. Dikkat ederseniz internetin her aşamasını çok iyi kullandık. İnstagram, Facebook sayfalarını çok etkin kullanıp bal isteyen tüm müşterilerimize ulaşıyoruz. Firmamızın adı Naiboğlu Tarım Hayvancılık Gıda Ticaret Sanayi Anonim Şirketidir. Bizim farklı şirketimizde var ama Naiboğlu Tarım Hayvancılık Gıda Ticaret Sanayi Anonim Şirketini sadece bu işi yapmak için kurduk" dedi.
"İran balı konusunda sıkıntı yaşıyoruz"
İran'dan bölgeye kalitesiz bal girişi olduğunu belirten Dr. Naiboğlu, "Bilinçli tüketiciler bunu çok ciddi şekilde anlıyorlar ama maalesef herkese bunu anlatamıyoruz. İran balı bölgedeki üreticileri bitirecek hale gelmiştir. Bölgedeki kalitesiz ürünleri vatandaşlarımızın tüketmemeleri gerekir. Şimdi 5 lira veya 10 liraya bal olur mu? O bala kimyasal maddelerde karıştırılıyor. Hem üreticiye zarar, hem de buradaki insanların sağlığı olumsuz yönde etkileniyor. Biz asla karışım bal satmıyoruz. Burada üretilen bazı ballar karıştırılıp piyasada satılıyor. Kilogram fiyatları daha da düşürülüyor" şeklinde konuştu.
"Zeytinyağında 10 ton kotamız var"
Aydın'ın Didim ilçesinden Van'a zeytinyağı getirttiklerini, Van'ın zeytinyağı markası olduklarını söyleyen Dr. Naiboğlu, Bilinçli tüketicilerde şunu fark ettim. Adam bir süper marketten zeytinyağı almıyor. Gerekirse araştırarak, en idealini almaya çalışıyor. Bizim bal sattığımız müşterilerin bir kaçının bizden kaliteli zeytinyağı talebi oldu. Talep müşterilerimizden geldi. Biz aslında bu kadar düzgün iş yaparken, bir hekim dostumuz Van'da iyi bir zeytin yağı firması olsa da ona da güvensek diye bir söz edince, bizde bu markayla zeytinyağı patentini ortak olarak neden almayalım dedik ve Ballı Gurme adıyla bal ve zeytinyağı üretmeye başladık. Biz Van'ın ilk zeytinyağı markasıyız. Zeytinyağı kültürü belki doğuya biraz uzak gibi görünüyor ama biz açıkçası zeytinyağını Van'a getirtip halkımıza tattıralım düşüncesiyle hareket ettik ve getirdik. Daha sonra Van'dan ticaretini yaptığımız bal alan müşterilerimiz bu sefer zeytinyağı almaya başladı. Ürünlerimiz şuan Türkiye'nin dört bir yanına gidiyor. Zeytinyağı üretimimiz Aydın'ın Didim ilçesinde biz gemlik türü zeytinlerden sıkım olarak yaptırıyoruz. Orada da biz çok bilinçli bir üreticiyle çalışıyoruz. Zeytinyağında yılda 10 ton kotamız var. Belki Van'dan İran'a zeytinyağı ihracatını yapacağımız günler gelecek" dedi.
"Van'ın yerli ailesiyiz"
Aile geçmişini anlatan Dr. Naiboğlu, "Van'ın yerli diye tabir edilen ailelerindeniz. Naiboğlu ailesi, rahmetli dedem mahkeme başkâtibiydi, tayini Hakkâri'nin Yüksekova ilçesine çıkıyor ve yıllarca orada kalıyor. Babam ve amcalarımda orada büyüyor. Daha sonra rahmetli dedemiz vefat edince orada eczacılık yapan ailemiz Van'a taşınıyor. Tabi biz Van'da büyüdük, buradaki okullarda okuduk, burada yetiştik. Daha sonra ben doktor, kardeşim diş hekimi oldu. Bizim aile genelde eğitime yöneldi. Hekimlik dışında ticarete de bulaştık. Biz aslında aktif hekimlik ve aktif ticaret yapıyoruz. Ne hekimlikten, ne de ticaretten vazgeçebildik" şeklinde konuştu.