Van Gölü İncileri

Van Gölü İncileri


CAMDAN İÇERİ BAKMAK

ŞAHBETTİN ULUAT

Geniş bir camın önündesiniz. Işık uygun taraftan geldiği için camın üzerinde kendi aksinizi bütün ayrıntılarıyla görüyorsunuz. Kendinizle meşgulsünüz. Duruşunuz, kot pantolonunuz, yeni almış olduğunuz beyaz spor ayakkabı, vişne rengi zarif tişörtünüz.

Ya da uzamış saç ve sakalınızla perişan gözüken yüzünüz, üzerinizde hiç de iyi durmayan giysileriniz, çökmüş haliniz. Tamamen onlara odaklanmışsınız. Yalnız kendinizle, kendi görüşleriniz ve kendi görüntülerinizle meşgulsünüz.

O arada başta anne ve babanız olmak üzere çevrenizdeki insanların sizi anlamadıklarını düşünüyor, kızıyor, kahrediyorsunuz. Onlara kendi düşüncelerinizin doğruluğunu kanıtlamak için yol, yordam düşünüyorsunuz. Onların size yönelttikleri şeylerin artık çağ dışı kalmış, modası geçmiş talepler olduğuna bütün yüreğinizle inanıyorsunuz.

Karşısında durduğunuz camdan içeri bakmıyor, bakamıyor, aslında bakmak da istemiyorsunuz. Çünkü camın ardında, tam karşınızda bütün bu eleştirdiğiniz şeyler var. Anne ve babanız da tıpkı sizin kendinizi süzüp değerlendirdiğiniz gibi tam karşınızda her an ve her konuda sizi değerlendiriyorlar.

Siz onları görmüyorsunuz. Aslında siz onların hakkınızda düşündüklerine de hiç önem vermiyorsunuz.Siz onların ne halde olduklarını, sağlık ve ekonomik durum başta olmak üzere kişisel sorunları olup olmadığını hiç düşünmüyorsunuz. Onların sizi düşündüklerinin yüzde onu bazen yüzde biri kadar onları düşünmüyorsunuz. Siz sadece kendi nefsi taleplerinizle meşgulsünüz. Onların karşılanmış ya da karşılanmamış olanlarına kafa yoruyor ve çoğu kez de olaya hep olumsuz yönden yaklaşıyorsunuz.

Camın iki yanında iki ayrı dünya var. Bir tarafta deneyimli, sorumlu, evlatları ile ilgili endişeleri olan, ayrıntıları gören, daha iyisini nasıl yaparız diye sürekli arayış içindeki içleri titreyen anne ve baba, öte tarafta genç, deneyimsiz, sorunsuz ve kendisi ile ilgili endişeleri olan, ayrıntıları çok fazla fark etmeyen, taleplerimi daha çok nasıl elde ederimin hesabını yapan genç.

Aslında camın iki yanında bu ikisinden fazlası var. Başka insanlar, eşyalar, durumlar, hayaller, korkular. Camın iki yanında iki ayrı dünya var.

Şahbettin Ali adıyla yayınlanmış Gençliğin Kitabı’ndan

KEŞKE

DİLANUR KARAMAN

Keşke gelsen bana ansızın

gelsen de sarılsam sana sımsıkı, bir ömür

gözlerinin içine baksam

unutsam saatlerin geçişini

seyre dalsam cennetten bahçeleri

Kokunu içime çeksem

baharda taze çiçekler gibi

ve bir daha hiç gitmesen

hep yanımda kalsan

beraber eskitsek hayalleri

Kalan da terk eden de kazanmıyor

öyle işte ikimiz de kaybediyoruz yaşamı

belki de her şeyi kabullenip

hayatı akışına bırakmak lazım

yoksa felek rahat bırakmaz bizi.

ÖMRE BEDEL

FATMA ÇİÇEK

Eski geceleri hatırlar

eski anıları hatırlar

boş mahallelerde oturup

soluk masmavi gözünden

gül kurusu dudaklarına

akan yaş her gece artar

beyaz teni kıpkırmızı

buz kesilmiş eliyle

siler göz yaşını

O sokak ve aynı saat

geldim anıları hatırlamaya

mecalim kalmadı seni anmaya

toprak rengi gözlerin

dokunur gözlerime,

rüzgar siyah saçlarınla

kol koladır şimdi, bakışın

saniyelik bakış ömre bedel.

İLİM

İREM SU SAVAŞ

Bir yol var

ne geçilir ne çözülür

geçenlere âlim denir

geçemeyenlere cahil

"ilim cesaret ister,

cesarette küstahlık"

o yolu geçmek cesaret ister

korkanlarsa geride kalanlardır

"Bilgi hayat,bilgisizlik ölümdür."

demiş Abdulkadir Geylani,

cahiller hayatı ölü yaşar

ilim bilen zevkine varır

Bu yol ilmin yoludur

ilmin yolu cehaleti kurutur

ey kul, cehaletten kurtul

ilim öğren,ilim söyle

"Bilgi gibi hazine olmaz."

MEYLETME

BÜLENT BAYSAL

Aşka Meyletme!

yolun hasrete düşer yanarsın

payına sükût düşer

ben sustum sanırsın

Boşuna sevmişim!

sen hazan bahçeme gül olsan ne çıkar

bir gün sende yapraklarım gibi solacaksın

sağır güne sultan olmuş gecede

özlem yüklü bulutların

zamansız yağmurlarında yunacaksın

Dönüp anılarına, kendinden çok

viran ettiğin gönlü arayacaksın

en çok, en çok da

dar ağacına yürüdüğünde

düşmanının değil,sevdiklerinin

seni yorduğunu anlayacaksın

Ölmeden yatırılacaksın musalla taşına

en çok namert sevdaların

sahte göz yaşlarında yıkanacaksın

çok değil be iki gözüm

lal gecelere ağladıkça

en çok sevdaya bir can sunacaksın.

ZALİMSİN SEN

ELİF ŞAHİN

Kendi eksenimde dönüp dururken yüreğim

varlığından haberdar ettin, ne zalimsin sen

nice pehlivanlar yenilip dururken bana

bir işmarınla yaktın ne zalimsin sen

Muhabbetin güzel sözün şirindir senin

endamın yerinde özün şirindir senin

yaktın yakmasına közün şirindir senin

bir işmarınla yaktın ne zalimsin sen

Muhabbet ehliyle güzeldir, senle bildim

endamın elifçe, özün özeldir, senle bildim

yaktığın doğrudur, gözyaşın gazeldir senin

bir işmarınla yaktın ne zalimsin sen

Köz diye gülüşün gönlüme serdim ey yar

elifçe sevdanın oduna yandım ey yar

melek cemaline şairliğine kandım ey yar

bir işmarınla yaktın ne zalimsin sen

Eşi görülmemiş  aşkla yaktın beni yandım

kendi eksinde döndürüp bıraktın beni

göz gördü gönül sevdi sen gibi bir güzeli

bir işmarınla yaktın ne zalimsin sen

Şairler zalimdir ama ben mazlumunum

ey elif maralım, kametine aşkla tutuldum

badısaba yok ama senin gülüşünle savruldum

bana bir işmarınla yaktın ne zalimsin sen

Geldin viranemebaşköşeye kurdu köşkünü

Bilmem nereye gitsin, ne yapsın şiir düşkünü

yalın yürek yollara mı düşsün bu kış günü

bir işmarınla yaktın ne zalimsin sen.

BEN KİMİM

LEYLA YİĞİT KAYA

kimim ben

bu ağaçtan yeniden yeşeren yaprak mı

yoksa her son/bahar ölüp giden mi

bir yanım merhamet sahibiyle

bir yanım gaddar, kindar, acımasız

nereliyim ben

her şehirde bir anısı olup, anısı ölen

yüzlerce şarkı dinleyip yüzlerce hisse kapılıp

bu yüzlerce hissin hepsine sahip

bazen mutluyum bazen ağlamaklı

bazen delice hasretlik, bazen de kavuşmuş gibi

kimim, söyleyin

dostuna post mu yoksa ele kardeşten öte mi

nasıl bu kadar iyi, bu kadar kötü olur insan

kimim ben, bu kadar öfkeliyken

tek bir cehreyle sakinlesen

yapma Leyla dur diye tembihlerken kendimi

birde bakmışım yapma dediğimin tam ortasında

Öğrenmeliyim artık ben insanların tavrına göreyim

iyiye iyi, cahile saki, berduşa sinirli

sevene kurban, sevmeyene kin…

ben senim, sizim, herkesim

ben sizlerin, tavrınızın binlerce leylasıyım

arayana, hayır bilene, sevene toprak

sevmeyene, fesatlık yapana, nefretle kusan

ben kimim Mevla’m bu Leylaların sendeki yeri nasıl

bana sevecen sakın baharlar gören bir Leyla ver!

DEMİŞSİN

ARİFE ÖZDEN

Tozpembeyi boyayınca siyaha

Bir hayaldi yalan oldu demişsin

Duaların dönüşünce bir aha

Gönül evim talan oldu demişsin

Hüzün kokar gözlerinin elası

Sevda yelin bu başımın belası

Şafak vakti verilince selası

Yüreğimi alan oldu demişsin

Tohumların ekmeyince toprağa

Tanelerin durmayınca başağa

Nidaların esmeyince maşuğa

Gizli idi ayan oldu demişsin

Papatyalar dökülünce telinden

Seher vakti gözlerinin selinden

Lale, sümbül açmayınca elinden

Baharımdı hazan oldu demişsin

Uzaklara dalar olmuş gözlerin

Yangınlara sebep olmuş közlerin

Yüreğini kanatırmış sözlerin

Herşeyimdi falan oldu demişsin.

KÖPRÜ OLUR

METİN ÖZDOĞAN

Şiir yazmak hiçbir şeye benzemez

herkes yazdığını beğenmez

yazmasını bilse de yazamaz

çünkü herkes şair olamaz

Şiir şaire şiir olur

kalemini dost tutar

şiir olur gönüllere akar

bazen damla olur gözden akar

Şiir su gibi içilmez

yemek gibi yenmez

kuş gibi uçmaz

balık gibi yüzmez

Şiir gönüllerde köprü olur

sevenlere türkü olur

şairlere şiir olur

şiir gönüllerde taht kurar

Okuyanlara teşekkür ederim

okumayanlara okuyun derim

yoksa okuyanım dinleyenim

bende kendim çalar dinlerim

şair olmasa, şiir olmaz

şiir olmasa, şarkı olmaz

Şiir yazmaya çalışan

şiir yazdığını sanan

kendi kendini kandıran.

Vansesi Özel Haber
Yorumlar 3
Bülent Baysal 24 Aralık 2022 18:52

Şiirler hayatın yol hikayeleridir kimi çakıllı tozlu, kimi güller içinde dikenli... Yol ne olursa olsun, yol ayrımlarının ümitvar sabahlara çıktığını unutmamak lazım... Nahif gönüllerinizde umut daim olsun her daim. Saygı ve muhabbetlerimle.

Metin Özdoğan 24 Aralık 2022 11:55

Başta sayın hocam Mustafa ışık hocam a ve tüm emeği geçenlere mutessikirimm saygı ve hurmetlerimi sunuyorum

Metin Özdoğan 24 Aralık 2022 11:55

Başta sayın hocam Mustafa ışık hocam a ve tüm emeği geçenlere mutessikirimm saygı ve hurmetlerimi sunuyorum

Bakmadan Geçme