Van Gölü'nün gemileri Tatvan'dan Bodrum'a yelken peşinde bir yaşam
Değerli okurlar 1945'li yıllarda Elazığ ve Van arasında demiryolları ağı henüz döşenmemişti. İstanbul'dan kalkan trenler Ankara, Elazığ ve Diyarbakır üzerinden Siirt'in Kurtalan ilçesine kadar gelirdi.
Değerli okurlar; 1945'li yıllarda Elazığ ve Van arasında demiryolları ağı henüz döşenmemişti. İstanbul'dan kalkan trenler Ankara, Elazığ ve Diyarbakır üzerinden Siirt'in Kurtalan ilçesine kadar gelirdi. Kurtalan'a getirilen yolcu ve yükler, Kurtalan'dan kamyonlarla Tatvan'a, Tatvan'dan da gemilerle Van ve kıyı ilçelere, yakın illere ulaştırılırdı. Ancak Van Gölünde yük ve yolcu taşımacılığına uygun ve yeterli gemiler bulunmazdı. Bunun için Tatvan'da, Van Gölü kıyısında günün şartlarına uygun gemiler üretmek için bir tersane kurulması ve gemi üretilmesi kararlaştırıldı.
Tatvan'da bu tersaneyi kurmakla Devlet Denizyolları İstanbul- Haliç Tersanesinde görevli gemi inşa mühendisi Fethi Algon görevlendirilir. Fethi Algon eşini ve oğlu Atila'yı alarak İstanbul Haydarpaşa İstasyonundan kömür ile çalışan bir lokomotifin çektiği tren ile 1945 yılı yazında Tatvan'a doğru yola çıkar. Yolculuk süresince tüketecekleri kumanyalarını da beraberlerine alırlar. Çünkü trenler bugünkü gibi konforlu değiller. Trenle birazda rotar yaparak dört gece ve beş gündüz yolculuğundan sonra Kurtalan'a varırlar. Seksen kilometre olan Kurtalan-Bitlis kara yolunu kamyon ile yedi saatte kat ederler. Bitlis'e varırlar ancak Bitlis'te ailece kalabilecekleri uygunlukta bir otel bulamazlar. Fethi Bey Tatvan'a hareket etmek için başka bir kamyon kiralar. Bu kamyonla da otuz kilometrelik yolu iki saatte kat ederler ve Tatvan'a ulaşırlar.
Atila Algon hatıra kitabında Van Gölü ile karşılaşmasını şöyle anlatır;" Otuz kilometrelik binlerce yıllık tarihi geçmişe sahip Rahva Ovası veya geçidinin ham şose yolunu iki saatte geçtikten sonra bir anda adeta cennet ile karşılaşmış olduk. Önümüzde uzun bir rampanın sonunda uçsuz bucaksız bir mavilik, Van Gölü görünüyordu."
Fethi Bey, Tatvan Jandarma Kumandanlığının yardımları ile Tatvan Tersanesinin nereye kurulacağı konusunda araştırmalar yapar. Tersanenin Tatvan merkezin üç kilometre batısında yer alan Tuğ Köyü Koyu'na kurulmasına karar verir. İstanbul'dan gerekli malzemeler ve ekipmanlar istenir. Gemi yapımına aynı yıl başlanılır. Barınma ve atölyelerin kurulması sürecinde yaşananları kitabı okuyunca öğrenirsiniz.