Van göründü

İnsanın doğup büyüdüğü, acı tatlı hatıralarının olduğu, yakınlarının mezarlarının bulunduğu toprakların inanılmaz bir gizemli çekim gücü var.

İnsanın doğup büyüdüğü, acı tatlı hatıralarının olduğu, yakınlarının mezarlarının bulunduğu toprakların inanılmaz bir gizemli çekim gücü var.

 

En modern şehirlerde en güzel imkânlar içinde yaşarsınız, ama gözünüz gönlünüz hep toprağınızda olur. Bedeniniz gezer durur yüreğiniz hep orada olur.

 

Memleketinizle bağlılık doğum sonrası solunan ilk havayla, içilen ilk suyla,  emeklerken sarmalanan toprakla başlar,   okul çağlarında memleket ve aile hikâyeleriyle renklenerek devam eder.

 

 

Toprağa olan sevgi gençlikte yaşanılan heyecanlı keyifli günlerle, tanık olunan olaylarla, alınan sorumluluklarla ve can arkadaşlarla sağlam biçimde şekillenerek anlam kazanır.

 

Orta yaşta toprağa bağlılık sevgi yanında bilgi bikrimle yerli yerine oturarak derinleşir ve yol alır.

 

İlerleyen yaşlarda doğduğunuz topraklara olan bağlılığınız yaşadıklarınız ve devraldıklarınızla perçinleşerek tarifi imkânsız sevdaya bürünür. Toprağınızdan ayrıldığınızda hiçbir mantıklı nedeni olmamasına rağmen öleceğinizi sanırsınız. Gideceğiniz yerde yalnız, kimsesiz kalacağınızı düşünür endişelenirsiniz.

 

 

Memlekete olan bağlığını, sevdanın adı kimi zaman adam gibi akraba, candan arkadaş, kimi zaman yanık türkü, kimi zamanda bahçeler, evler, yürünülen sokaklar, suyu içilen çeşmeler, okuduğunuz  okul, kavga ettiğiniz mekan, akan bir su, gölgesinde dinlendiğiniz ağaç, oyun oynadığınız tarla, taraftarı olduğunuz şehrinizin biricik futbol takımı, yemeğini lezzetle yediğiniz bir lokanta nihayetinde ata babanızın, yakınlarınızın, sevdiklerinizin mezarları olur.  Dünyanın neresinde olursanız olun, doğduğunuz topraklara karşı olan derin bir sevginiz, bağlılığınız değişmez. Toprak sizi çeker içine alır.

 

Doğduğunuz topraklara olan tutku dağı, taşı, suyu, çiçeği oluşturan coğrafya ile başlar, kültür ve geleneklerle bezenir,  insani ilişkilerle güçlenir,  derin sevgi ve sorumlulukla kök salar boyut kazanır.

 

 

Kimi zaman toprağınıza sıkı sıkıya sarılır yıldızlı gökyüzü yorgan, ayağınızı bastığınız yer yatağınız olur.  Mutlu olursunuz. İyi ki ben burada doğdum, iyi ki ben bu insanlar arasında doğup büyüdüm, iyi ki ben bu toprağın çocuğuyum dersiniz.

 

Başka bir zamanda yaşamın aksiliklerine, kaderin cilvesine ve yürümeyen şansınıza, kesilen hayat yolunuza küser sitem eder toprağınızdan çeker gidersiniz. Gidersiniz ama gözünüz, gönlünüz arkada kalır. Gittiğiniz yerde yine toprağınızın insanlarıyla bir araya gelerek nefes alır, neşe bulursunuz.  Daraldığınız özlem dayanılmaz olduğu vakitler birkaç günlüğüne kaçar doğduğunuz toprakla huzur bulur derin soluklanırsınız. Yediğiniz içtiğinizde bu toprakların tadı lezzeti olur gittiğiniz yerde. Siparişleriniz bitmez, düne dair öyküleriniz son bulmaz. Her lafın başında memleketinizden söz edersiniz. Özlem sınırı aştığında çoluk çocuk toprağınıza döner toprakla kucaklaşır vuslata erersiniz.

 

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Bakmadan Geçme