Van'ın Kurtuluş bayramları
Hava bahara döndüğünde, Erek Dağının lacivert doruklarındaki karlar erimeye başlayıp alacalı bulacalı bir görünüm aldığında, Cumhuriyet Caddesinin Beşyol yerleşkesinde uzun upuzun koyu sarı boyalı Hükümet Binasının önünde davul zurna çalmaya başladığında anlardık ki Van'ın 2 Nisan Bayramı arifesindeyiz.
Hava bahara döndüğünde, Erek Dağının lacivert doruklarındaki karlar erimeye başlayıp alacalı bulacalı bir görünüm aldığında, Cumhuriyet Caddesinin Beşyol yerleşkesinde uzun upuzun koyu sarı boyalı Hükümet Binasının önünde davul zurna çalmaya başladığında anlardık ki Van'ın 2 Nisan Bayramı arifesindeyiz.
Çoğu zaman sulu kar yağar, bazen yağmura dönüşürdü o gün. Eğer hava günlük güneşlikse günler öncesi okullarda ve vilayette provası yapılan şiirler okunur, folklor ekipleri gösteri yapar, düşman giysili ve Türk askeri giysileri içindeki temsili kostümlü oyuncular çatışır, kuru sıkı silahlar patlar ve bayrak direğine bağlanmış esir kız atlı süvariler tarafından kurtarılırdı. O an heyecanın ve coşkunun zirve yaptığı anlar olurdu. Saatler önce Cumhuriyet Caddesine bayramlık giysileri içinde gelip yer kapmış vatandaşlar etkinlikleri merakla izler, avuç içleri patlarcasına göstericilere alkış tutarlardı.
Tören sonrası köylerden gelen yurttaşlar kentlilerle bir araya gelir, lokantalar, pastaneler, kahvehaneler insan kalabalığıyla tıka basa dolardı.
Gün bitince törenler sona ermezdi. Kapalı Spor Salonunda halk oyunları gösterileri, türküler şarkılarla devam ederdi. Gecede şiir, kompozisyon yarışmalarında dereceye giren öğrencilere şiirleri okutulur, ödülleri verilirdi. O gecelerden birinde Van Kurtuluş Bayramıyla ilgili yazdığım şiir ve kompozisyonum ödül aldığında okul müdürümüz rahmetli Servet Aydınoğlu'nun refakatinde, Van Belediye Başkanı rahmetli Tayyar Dabbaoğlu'nun elinden ödül olarak bir kol saati almış, o saati takarım eskir diye aylarca evin vitrinli dolabında muhafaza etmiştim.