Van'la Sohbet
Günün aydın olsun sevgili memleketim. Bu ışıltılı Sonbahar gününde seninle olmaktan her şeye rağmen mutluyum.
Günün aydın olsun sevgili memleketim.
Bu ışıltılı Sonbahar gününde seninle olmaktan her şeye rağmen mutluyum.
Her şeye rağmen dedim çünkü artık ne sen eski sensin, ne de ben eski benim.
O çocukluk zamanlarının küçük ama bizim olan; her köşesinden keyif aldığımız, her insanına aşina olduğumuz Van artık yok.
Şimdi büyüdün ve yabancılaştın. Büyüdün ve duruşun, davranışın; şeklin, şemalin değişti. Eski meralar zamanla tarla sonra da yerleşim yeri oldu. Uzak tepelerine kalabalık toplu konutlar yapıldı. Ciddi bir cazibe merkezi haline geldin, çevre il ve ilçelerden normalin üzerinde göç aldın.
Artık seni tanımakta güçlük çekiyorum. Aslında güçlük çekiyoruz desem daha doğru olacak, çünkü bu duyguyu yaşayan bir ben değilim.
Konuştuğum her Vanlı aynı şeyleri söylüyor. "O eski Van bitti" diyor herkes.
Eskiden caddede, sokakta; çarşıda, pazarda gördüğümüz insanlardan ömürlerini tamamlayanlar aramızdan ayrıldı. Kalanların bir kısmı da son yıllarda üzerinde gezinen elektrikli bulutlardan etkilendi, kimisi depremi, kimisi geçimi bahane ederek başka uzak şehirlere taşındı.