• Haberler
  • Güncel
  • Vanlı Abdülhakim Arvasi'nin hayatı Ankara'da konuşulacak

Vanlı Abdülhakim Arvasi'nin hayatı Ankara'da konuşulacak

Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Tasavvuf Anabilim Dalı, Türkiye Yazarlar Birliği ve Keçiören Belediyesi işbirliğiyle vefatının 80. Yılında Abdülhakim Arvâsî Sempozyumu gerçekleştirilecek. Gazetemiz yazarı emekli müftü Nimetullah Arvas sempozyuma konuşmacı olarak katılacak.

Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Tasavvuf Anabilim Dalı, Türkiye Yazarlar Birliği ve Keçiören Belediyesi işbirliğiyle 27 Kasım Pazartesi günü saat 10:30’da vefatının 80. Yılında Abdülhakim Arvâsî Sempozyumu düzenlenecek.

Sempozyumun başlamasından önce saat 09:00’da Keçiören Bağlum Kabristanında Abdülhakim Arvâsî Türbesi ziyaret edilecek. 

Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi’nde geçekleştirilecek sempozyumda Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Münire Kevser Baş, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Selçuk Coşkun, Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok, Türkiye Yazarlar Birliği Şeref Başkanı Dr. Mehmet Doğan, gazetemiz yazarı emekli müftü Nimetullah Arvas ve çok sayıda davetlinin katılması bekleniyor. 

Sempozyumun açılış konuşmasını yapacak olan Prof. Dr. İbrahim Baz, Van’dan İstanbul’a Bir Şeyhin Serüveni Abdülhakim Arvâsî’nin yolculuğunu anlatacak.

SEMPOZYUM 4 OTURUMDA GERÇEKLEŞTİRİLECEK

4 oturumda gerçekleştirilecek sempozyumun birinci oturumu 14:00-15:00 saatleri arasında Sezai Karakoç Salonunda Prof. Dr. Münire Kevser Baş’ın başkanlığında Prof. Dr. Hayri Kaplan Abdülhakim Arvâsî’nin Tasavvuf ve Düşüncesi, Doç. Dr. Mehmet Saki Çakır Seyyid Abdülhakim Arvâsî’nin Mürşidi, Seyyid Fehim Arvasi ve temsil ettiği Halidilik Kolu, Dr. Mehmet Doğan Necip Fazıl: Bir Abdülhakim Arvâsî Bağlısı konusu hakkında konuşma yapacak.

İkinci oturum Fuat Sezgin salonunda Prof. Dr. Mustafa Aşkar başkanlığında Prof. Dr. Vahit Göktaş Abdülhakim Arvâsî’ye Göre Namazın Manevi Yorumu, Doç. Dr. Mahmud Esad Erkaya Halid el Bağdadi’den Abdülhakim Arvâsî’ye Tasavvufi Terbiyede Rabıta, Osman Gördebil Abdülhakim Arvâsî’nin er-Riyazü’t-tasavvufiyye isimli eseri ve bu eserde yer alan tasavvuf düşünceleri hakkında konuşma yapacak.

Üçüncü oturum 15:30-17:00 saatleri arasında Sezai Karakoç Salonunda Prof. Dr. Asım Yapıcı başkanlığında gazetemiz yazarı emekli müftü Nimetullah Arvas Abdülhakim Arvâsî’nin, Tasavvuf Risalet ve Nübüvvetle başlamıştır, tespitinin bir tahlili, Prof. Dr. Abdurrahman Candan Abdülhakim Arvâsî’nin Fıkıh Tedrisatında takip ettiği melol, Prof. Dr. Ahmet Cahid Haksever İlahiyat Fakültelerinin ilk tasavvuf hocası: Abdülhakim Arvâsî, Doç. Dr. Şuayip Seven Abdülhakim Arvâsî’nin sahabe sevgilisinin tahlili hakkında konuşma yapacak.

Dördüncü oturum Fuat Sezgin salonunda Prof. Dr. Metin Özdemir başkanlığında Doç. Dr. Öncel Demirdaş Tasavvuf’ta Hakikat-i Muhammediyye ve Abdülhakim Arvâsî’nin, Hakikat-i Muhammediyye Telakkisi, Dr. Harun Alkan Tasavvuf da Ricalü’l-Gayb ve Abdülhakim Arvâsî’nin Ricalü’l-Gaybla ilgili görüşleri, Araştırma Görevlisi Mevlüt Sami Ergül Abdülhakim Arvâsî’nin Sefer-i  Ahiret kitabı bağlamında cenaze ilmihali, Araştırma Görevlisi Emrullah Astan Ruh Risalesi’nden Hareketle Abdülhakim Arvâsî’nin ruh hakkındaki  düşünlerini paylaşacak.

ABDÜLHAKİM ARVÂSÎ

(1865-1943)

Nakşibendî-Hâlidî şeyhi.

Van’ın Başkale kazasında doğdu. Babası Seyyid Mustafa Efendi’dir. Soyu anne tarafından Abdülkādir-i Geylânî’ye ulaşır. Hülâgû Bağdat’ı istilâ ettiğinde (1258) Musul’a hicret eden ataları daha sonra Urfa ve Bitlis’e, oradan da Mısır’a gitmişlerdi. Ailenin büyük oğlu Molla Muhammed bir süre sonra Van’a gelip şehrin güneyinde yüksek dağlar arasında bir köy kurmuş, bu köyde büyük bir dergâh ve iki katlı bir cami inşa ederek oraya Arvas adını vermişti. Kādirî tarikatına mensup olarak faaliyet gösteren ve “Arvas seyyidleri” diye tanınan aile, altı yüz elli yıl varlığını devam ettirerek bugüne ulaşmıştır.

Abdülhakim Arvâsî, ibtidâî ve rüşdiyeyi Başkale’de okudu. Daha sonra Irak’ın çeşitli bölgelerindeki tanınmış âlimlerden icâzet alarak Başkale’ye döndü (1882). Kendisine miras kalan servetle bir medrese yaptırdı ve zengin bir kütüphane kurdu. Bu medresede yirmi yıla yakın ders okuttu.

1880 yılında intisap ettiği Hâlidiyye tarikatı şeyhlerinden Seyyid Fehim’den Nakşibendiyye, Kübreviyye, Sühreverdiyye, Kādiriyye ve Çiştiyye tarikatlarından hilâfet aldı (1889). Tarikat silsilesi Seyyid Fehim, Tâhâ-yı Hekkârî vasıtasıyla Nakşibendiyye’nin Hâlidiyye kolunun kurucusu Mevlânâ Hâlid el-Bağdâdî’ye ulaşır.

Abdülhakim Arvâsî, I. Dünya Savaşı’nın başlarında Ruslar’ın Başkale’yi istilâ etmesi ve Ermeniler’in silâhlanarak müslüman halkın mallarını yağmalamaya başlamaları üzerine, hükümetin emriyle, yüz elli kişilik ailesiyle birlikte daha emin bir yere göç etmek zorunda kaldı. Bağdat’a yerleşmek amacıyla yola çıkan aile, Revândiz-Erbil yoluyla Musul’a ulaştı. Burada iki yıla yakın bir süre kaldı. İngilizler Bağdat’ı işgal edince oraya gidemeyip ailesinden sağ kalan altmış altı kişiyle birlikte Adana’ya geldi. Adana’nın da düşman eline geçmesi ihtimaline karşı Eskişehir’e göç etti. Nisan 1919’da İstanbul’a geldi. Bir süre Evkaf Nezâreti’nce Eyüp’teki Yazılı Medrese’de misafir edildikten sonra yine Eyüp’teki Kâşgarî Dergâhı şeyhliğine tayin edildi (Ekim 1919). Medresetü’l-mütehassisîn’de tasavvuf tarihi dersi okuttu. Dergâh şeyhliğinin yanı sıra ayrıca Kâşgarî Camii’nin imamlık ve vâizlik görevi de kendisine verildi. Tekkeler kapatılana kadar bu görevlere devam etti. Daha sonra tarikat faaliyetlerini bırakarak eve dönüştürdüğü dergâh binasında tasavvufî sohbetleriyle meşgul oldu. Menemen hadisesi (Aralık 1930) ile alâkalı görülerek tutuklandı ve Menemen’e gönderildi. Ancak olayla ilgisi olmadığı anlaşıldı.

Soyadı kanunu kabul edilince Üçışık soyadını aldı. Beyoğlu Ağa Camii ve Beyazıt Camii’nde dersler verdi. Cumhuriyet döneminin önemli fikir ve sanat adamlarından Necip Fazıl Kısakürek’in kendisiyle tanışıp sohbetlerinde bulunması, aydın çevrelerde de tanınmasını sağladı. Eylül 1943’te sıkıyönetimin emriyle İzmir’e gönderildi. Bir süre sonra Ankara’ya gitmesine izin verildi. 27 Kasım 1943’te vefat etti. Kabri Ankara’da Bağlum Mezarlığı’ndadır.

Eserleri. 1. Râbıta-i Şerîfe (İstanbul 1341; “Mübtedîler için tarîkat-ı Nakşibendiyye’nin âdâbını mübeyyin bir mektup sûreti” adlı ilâve ile birlikte 2. baskısı, İstanbul 1342). Râbıtanın mahiyeti ve uygulanması hakkında özlü bilgiler veren eser, Necip Fazıl Kısakürek tarafından sadeleştirilerek yayımlanmıştır (3. baskı, İstanbul 1981).

2. er-Riyâzü’t-tasavvufiyye (İstanbul 1341). Tasavvuf, tasavvuf tarihi ve ıstılahları hakkında bilgi veren eseri, Medresetü’l-mütehassisîn’de hocalık yaptığı sırada kaleme almıştır. Eser, Tasavvuf Bahçeleri (İstanbul 1983) adıyla Necip Fazıl Kısakürek tarafından sadeleştirilerek yayımlanmıştır.

Bu iki eserin dışında tasavvufî ve dinî konularda kendisine sorulan sorulara cevap olarak yazdığı mektuplar, Tam İlmihal-Seâdet-i Ebediyye adlı kitapta yer almaktadır.

HABER: AYCAN AVCI

Vansesi Özel Haber

Bakmadan Geçme