Vanlılar TRT'den müjde bekliyor
Diyarbakır, Erzurum, Çukurova radyolarından önce kurulan, uzun yıllar Van ve çevresine kültür, eğitim, müzik yayınları yapan ancak 1990'lı yıllarda hiçbir gerekçe gösterilmeden kapısına kilit vurulan TRT Van İl Radyosu'nun kuruluş ve kapanış hikâyesini 16 Ocak'ta 'Yitik kentin susturulan sesi TRT Van Radyosu' başlıklı köşe yazımda anlattım. Yazımda TRT'nin günün koşullarına göre Van'da yeniden yapılanması gerektiğine işaret ederek, TRT Van Bölge Müdürlüğü'nün radyo, televizyon stüdyolarıyla kurulmasına büyük bir ihtiyaç olduğunun altını çizdim.
Diyarbakır, Erzurum, Çukurova radyolarından önce kurulan, uzun yıllar Van ve çevresine kültür, eğitim, müzik yayınları yapan ancak 1990'lı yıllarda hiçbir gerekçe gösterilmeden kapısına kilit vurulan TRT Van İl Radyosu'nun kuruluş ve kapanış hikâyesini 16 Ocak'ta "Yitik kentin susturulan sesi; TRT Van Radyosu" başlıklı köşe yazımda anlattım. Yazımda TRT'nin günün koşullarına göre Van'da yeniden yapılanması gerektiğine işaret ederek, TRT Van Bölge Müdürlüğü'nün radyo, televizyon stüdyolarıyla kurulmasına büyük bir ihtiyaç olduğunun altını çizdim.
"Bizim eller, ne güzel eller" Van'ın türküsünün ezgisi çalındıktan sonra spikerin, "Burası orta dalga 254 metre, 1179 kHz üzerinden yayın yapan TRT Van İl Radyosu. Günaydın sayın dinleyiciler" anonsuyla yayın başlayan TRT Van İl Radyosu'nun yeniden ses vererek yayınlarına başlaması gerektiğini dile getirdim.
Bu arda Vanlıların TRT Van İl Radyosu talebini ilgililere duyurmak ve TBMM, Başbakan, Başbakan Yardımcısı, TRT Genel Müdürü, Van milletvekilleri gönderilmek üzere www.change.org kampanya sitesinde "TRT Van Radyosu'nu Geri İstiyoruz" temasıyla imza kampanyası başlattık.
18 Ocak günü konuyu "TRT Van Bölge Müdürlüğü kurulursa fena mı olur?" başlıklı köşe yazımızda bir kez daha gündeme taşıyarak Van İl Radyosu olarak 1958'de yayın hayatına başlayan, 1964'de TRT Van Radyo Müdürlüğü'ne dönüştürülen, 1991'de gerekçesizce kapatılan TRT Van Radyosu'nun yeniden açılmasını önemine vurgu yaptım.
Köşe yazarlarımızdan Veysel Selen ağabeyimiz de 18 Ocak günü "Van Radyosu ve Bizim Radyo Günlerimiz" başlıklı yazısında radyonun hayatımızdaki önemine işaret etti. Sevgili Selen, sadık bir radyo dinleyicisi olarak TRT Van Radyosu'nun geri açılmasıyla ilgili olarak, "1966 dan sonra orta dalgaya geçtikten sonra "Van Radyosu"nu keşfettim. Atanur Karakoyun adlı arkadaşımız Spikerlik sınavını kazanıp radyoya girince yoğun ilgimiz oldu TRT Van radyosuyla. Van'ın müzik alanında yetenekli bir çok gencine motivasyon kattı. Zaman zaman Vanlı sanatçıların çaldığı parçaları dinlerdik… Van radyosu bir kültür bahçesi gibiydi. Kapatılmasaydı, hatta imkanları genişletilseydi, daha bir çok değerin yetişmesine, kendisini kanıtlamasına vesile olabilirdi. Sadece Van değil Ağrı, Hakkari, İran'ın Türkiye sınır bölgesi, Kuzey Irak bile bildiğim kadarıyla Van radyosunu takip ediyordu. Hele bu gün, bu kültür çeşitliliği içinde (Hakkarilisi, Ağrılısı, Şırnaklısı, İranlısının, Karadenizlisinin, Uygurlusu, Afganlısının olduğu bu coğrafyada) kim bilir neler üretilirdi" dedi.
7 Mayıs günü "Önce radyo vardı" başlıklı köşe yazısında radyonun insanlık tarihindeki yerine vurgu yapan yazarımız sevgili Şahin Akçap ise radyo anılarından kesitler vermişti. Van Radyosu'nun muhteşem yayın yıllarında Cuma akşamları Mikrofonda Tiyatro programını yayınlandığını anımsatan Akçap, TRT Van Radyosu'nun yeniden açılması gerektiğini belirterek, yetkililere "TRT Radyolarından sorumlu olan tüm yöneticilere yürekten sesleniyorum: Lütfen TRT Van Radyosu yayınlarını yeniden başlatınız" diye sesleniyordu.
Bu çağrılarımız, çabamız sonuçsuz kalmadı.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof Dr. Peyami Battal TRT Van İl Radyosu'nun kurularak eğitici, kültürel yayınlarına yeniden başlaması için TRT Genel Müdürü ile bir özel görüşme yaptığını, genel müdürün Vanlıların haklı isteklerine, Van'ın ihtiyacına sıcak baktığını ve ilk aşamada TRT Van İl Radyosu'nu kurabileceklerini söylediğini anlattı.
Van'ın bölgesel konumu, sınır il olması, yoğun göç altında bulunması, kültürü erozyona uğraması gibi sorunlu bir dönemde TRT Van İl Radyosu'nun TRT Van Bölge Müdürlüğü olarak kısa sürede kurularak yayınlarına başlamasının önemli yararları olacağını genel müdüre aktardığını kaydeden Rektör Bey, Van'ın bütün kesimleriyle ortak hareket etmesi durumunda TRT Van Bölge Müdürlüğü kurumunun Van'a kazandırılabileceğini söyledi.
Peyami Hoca TRT konusunda içten bir çaba sergiliyor çünkü TRT Van Bölge Müdürlüğü'nün radyo ve televizyon stüdyoları ile en fazla eğitim öğretim ve kültür alanlarına toplumsal aydınlanmaya katkı sağlayacağını iyi biliyor.
TRT Van Bölge Müdürlüğü'nün kurulması durumunda ilimizde ekonomi, kültür, sanat, eğitim, sosyal alanlarda, tanıtımda yeni bir dönem başlayabilir.
Valimiz Sayın İbrahim Taşyapan, Van milletvekilleri, meslek odaları ve Van'ın dinamikleri ortak çaba göstererek "elimizden alınan radyomuzu geri istiyoruz" gerçeğinde ısrar ederlerse TRT Van Bölge Müdürlüğü Van'a neden kurulmasın?
TRT Genel Müdürü Sayın Şenol Göka'nın da Van'ın sesine kulak vererek Vanlılara müjdeli haber vereceğine inanıyorum.