Vanlıyam, Şanlıyam, Otlu Peynire Aşığam
Yaklaşık 10 yıldır Van'da yaşıyorum. Üniversite okumaya geldiğim ata baba toprağım canım memleketim, bana sadece diplomayı değil sonrasında hayalini kurduğum mesleği ve küçük çekirdek aileyi de sundu.
Yaklaşık 10 yıldır Van'da yaşıyorum. Üniversite okumaya geldiğim ata baba toprağım canım memleketim, bana sadece diplomayı değil sonrasında hayalini kurduğum mesleği ve küçük çekirdek aileyi de sundu. Ben Van'ın ilk bateristlerinden, tekvandocularından, turizm kamp girişimcilerinden Vanlı Ümit Erim'in kızıyım. İşin içine girince memleket sevdalısı her Vanlı gibi bizde "Vanlıyam, Şanlıyam, Kılıcı kanlıyam" naraları atar olduk. Eşim Giresunlu olmasına rağmen yaklaşık 12 yılını Van'da geçirmiş, üstelik doktora uzmanlık alanını otlu peynir üzerine tamamlamış biri olarak benden daha fazla Vanlı diyebilirim. Özümüzde, sözümüzde Vanlıdır.
Vansesi gazetemizin değerli okurları... Van'ın 81 yıllık bağımsız, tarafsız ve ilk gazetesinde bundan böyle bu köşede sizlerle birlikte olacağım. Vanlıların ve Van dostlarının buluşma adresi olan Vansesi'nde güzel Van'ımızın mutfak kültürünü, yerel ürünlerini farklı yönleriyle yazacağım.
Bugünkü yazımızın konusu Van otlu peyniri, diğer tanımıyla Van peyniri...
Van'a daha önce gelmiş okuyucularım bilirler. Meşhur Van kahvaltımız övünülmeyecek gibi değildir. Masanızda bir tek kuş sütü eksik olur diyeceğim ancak sütün alası gelir taze demlenmiş çayınızın yanında. Birer birer dizilir bal, kaymak, ceviz, cacık, kavut, murtuğa,…Ve sonra birden sessizlik hakim olur, hazırola geçer herkes sofrada. Masanın tam ortasında aceleyle genişçe bir yer açılır, garsonun ritmik ayak sesleriyle aheste aheste süzülerek gelir ve kendine ayrılan yere ev sahibi edasıyla yavaşça oturur. Şöyle bir göz ucuyla hepimizi selamladıktan sonra taze ot kokusuyla yavaş yavaş masayı doldurur. Hoş geldin, baş-göz üstüne geldin canımın içi otlu peynir. Hemşehrimin el emeği, göz nuru otlu peynir…