Vansesi Gazetesi marka haline geldi

1937 yılında rahmetli Remzi Perihan ve İlyas Kitapçı tarafından kurulan ve daha sonra Mehmet Remzi Perihan’ın tek başına yayın hayatını devam ettirdiği Vansesi Gazetesi, kentin en uzun ömürlü ticari kuruluşu olarak marka haline geldi. Kurulduğu günden bu yana kalitesinden ve çizgisinden ödün vermeyen Vansesi Gazetesi, halkın takdirini topluyor. Vansesi Gazetesi’nin; Batıda ve doğudaki birçok ilde gazete yokken Van’da kurulmasının kent için büyük bir kazanım olduğunu ifade eden Remzi Perihan’ın oğlu ve aynı zamanda Vansesi Gazetesi imtiyaz sahibi Erdal Perihan, Gazetenin kuruluş aşamasında “Makinelerin ve araç gereçlerinin nakli ile sürekli gazetenin çıkması için gereken matbaa malzemelerinin tedariki, o gün için çok büyük sıkıntıymış. Bizler o günleri görmedik. Ancak babamın anlattıkları hala hafızamda. O zamanlarda bütün harfler tek tek elle dizilir, baskıya o şekilde girerdi. Ama bugün teknolojinin gelişmesi ile bu meslek, çok daha rahat yapılmaktadır. Asıl gazetecilik, o dönemlerde tabiri caizse el emeği göz nuruyla yapılıyormuş. Şimdiki gazetecilik, hem çok rahat hem de habere bilgiye ulaşım, erişim çok kolay hale geldi” dedi.

"Gazetecilik mesleği, işe vakıf olmayan insanların eline geçtiği için kalitesi düştü"

Gazeteciliğin kalitesinin düştüğünü vurgulayan Perihan, “Eskiden teknik anlamda belki sıkıntılar vardı, ama bugün gazetecilik mesleği işe vakıf olmayan insanların eline geçtiği için kalitesi düştü. Diğer mesleklerde de aynı şekilde. Sadece gazetecilik mesleğinde değil, bütün mesleklerde bu sıkıntılar var, ama gazetecilik mesleğinde daha fazladır. Gazeteciler göz önünde olduğu için bariz bir şekilde görülüyor. Sıkıntı bütün mesleklerde var. Yani iş, ehlin elinden çıkmış. Liyakat ortadan kalktığı için, hem gazetecilik mesleği hem de diğer kurumlar sıkıntı yaşıyor” ifadelerini kullandı.

Vansesi Gazetesi’nin 79 yıldır çizgisinden şaşmadığını dile getiren Perihan, “Bizim çizgimiz hiç değişmedi. O gün bizim çizgimiz neyse, bugün de odur. Biz, babamızın yerleştirmiş olduğu o normla düsturla hareket ediyoruz. Bizim ilkemiz, şeffaf gazeteciliktir. İlkeli duruşumuzdan hiçbir zaman ödün vermedik, bundan sonrada vermeyeceğiz. İlk günden itibaren kamuoyunu doğru bilgilendirme anlayışıyla gazetecilik yapılmış, bizde o zihniyeti devam ettiriyoruz. Herhangi bir siyasi partiye, kuruma veya kuruluşa arka bahçe olmadık. Vatandaşı doğru yönde bilgilendirip, memleket sorunlarını ele alıp, o sorunlara çözüm üretiyoruz ” şeklinde konuştu.

Gazeteciliğin bir ekip işi olduğunu sözlerine ekleyen Perihan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gazetecilik, bir ekip işidir ve gazetede çalışanlar bir ailedir. O birliktelik sağlanmazsa uzun ömürlü olamazlar. Gazetelerin ayakta durabilmeleri için kurumsallaşması lazım. Bizim yaptığımız, Vansesi Gazetesi’nin yaptığı budur. Bu duygularla tüm gazetecilerin gününü kutluyorum.”
‘Dünya Çalışan Gazeteciler Günü’ adının yanlış olduğunu ifade eden Vansesi Gazetesi Yazı İşleri Müdürü İkram Kali ise, “Çalışan gazeteci diye bir şey olmaz. Gazeteci, gazetecidir. Eğer hakkını veriyorsa, bu işten ekmek kazanıyorsa, ailesinin geçimini sağlıyorsa gazetecidir” dedi.

"Gazetecilik, en zor dönemini yaşıyor"
Gazeteciliğin en zor dönemini yaşadığını dile getiren Kali, “Bu zamanda eleştirilere kimse tahammül etmiyor. Herkes kendisinin övülmesini, reklamının yapılmasını istiyor. Gazeteleri birçok kurum veya kişi, reklam tabelası gibi görmek istiyor. Bir abonelikle veya bir reklam ile gazeteyi satın aldığını düşünüyor, ama gerçekte öyle değil. Gazete, sahibinin bile değil, kamuoyunundur. O; kentin sesi, gözü, kulağıdır” ifadelerine yer verdi.

Kentte yıllardır objektif  gazetecilik yapmaya çalıştıklarını vurgulayan Kali, “Hiçbir güçle, hiçbir kişiyle, dernek ya da bir partiyle organik bir bağımız yoktur. Tüm meslektaşlarıma özgür, bağımsız, tarafsız, okuyucusuna saygılı, basın meslek ilkelerine uyan ve mesleğin etik değerliğini özümsemiş bir gazetecilik diliyor, bu duygularla bütün meslektaşlarımın gününü kutluyorum” diye konuştu.