VGC'den Kaya'nın sözlerine tepki

VGC'den yapılan yazılı açıklamada, "Van Büyükşehir Belediye Eş Başkanlarının ilimizde düzenlenecek olan 2. Kitap Fuarı değerlendirme toplantısında Sayın Bekir Kaya'nın gazetecilerle ilgili yaptığı konuşmalar üzerine cemiyetimiz açıklama yapma gereği duymuştur. Sayın Bekir Kaya, toplantının soru-cevap bölümünde gazetecilerle ilgili bazı değerlendirmelerde bulunmuştur. Gazetecilerle ilgili sarf ettiği bir cümleninhatırlatılması üzerine Kaya, gazetecilerde nitelik sıkıntısı olduğunu söylediği ile ilgili iddiaları doğrulamış ve genelleme yaparak "Van'daki gazetecilerin nitelik sorunu" var şeklinde sözlerini bir kez daha teyit etmiştir. Kentteki gazetecilerden yana sıkıntılar olduğunu dile getiren, Kaya, "Van Basınının en büyük mağduru benim" diyerek kentteki gazetecileri genel bir değerlendirmede tahakküm altına almıştır. Başkan Kaya, 2012'de KCK tutuklanmaları döneminde bir gazetecinin savcılığa verdiği görüntüler nedeniyle tutuklandığını ve yargılandığını iddia ederek, tutuklanmasının sebebini gazeteciler olarak göstermiştir.
Bunun gibi genel değerlendirmeler ile kentteki gazetecilerle ilgili eleştirilere yer veren Kaya, Van'daki yerel basın için de "Mesleği iyi icra ettiklerini söyleyemem" şeklinde sözler sarf etmiştir.
Vangölü Gazeteciler Cemiyeti olarak, gazetecileri sorgulamamakla, tartışmamakla ve eleştirmemekle itham eden Sayın Bekir Kaya'nın bu sözleri üzerine kentte zor şartlarda görev yapan, çokça sıkıntıya rağmen kentteki birçok kurum ve kuruluşa karşı ekstra hassasiyet gösteren ve görevini hakkıyla yapan gazetecilerin de haksız bir eleştiriye maruz bırakıldığını belirtmek isteriz" denildi.
Kentin gazetecilerinin niteliksiz olduğu şeklindeki genel ifadeler onur kırıcı sözler olmakla birlikte sarf edildiği şekliyle bu işi büyük çabalarla yapan ve işin eziyetini çeken meslektaşlarımızın emeğine saygısızlıktan başka bir şey olmadığı belirtilen açıklamada, "Tüm bu değerlendirmeler ve eleştiriler göz önünde bulundurulduğunda ilimizin mesleki örgütü olarak Sayın Bekir Kaya'ya biz de bazı önemli hususları hatırlatmak isteriz. Gazeteciler için 'niteliksiz' değerlendirmesi yapmak, bunu yaparken de isim vermeden ve geneli kapsayan bir cümle kullanmak diğer tüm basın emekçilerine haksızlık değil midir? Kaya'nın mağdur edildiğini belirttiği KCK tutuklamaları dönemindeki hadisenin belli şahıslar tarafından hazırlanan bir komplo olduğu iddiasına konu ismi Sayın Kaya'da bilmektedir. Bu ismin kim olduğu alenen ortada iken ve Sayın Kaya da bu noktada emin ikenbu ismi açıkça zikrederek açıklamaması ve bunu yaparken de gazetecileri de bu suçlamaya ortak etmeden değerlendirme yapması daha doğru değil midir? Kaya'nın eleştirmediği, sorgulamadığı gerekçesiyle ağır ithamlarda bulunduğu gazetecilerle bugüne kadar gerek Van Belediyesi döneminde gerekse de Van Büyükşehir Belediyesi döneminde ne zaman bir araya gelmiştir? İki dönemdir bir defa bile gazeteciler ile özel bir toplantıda bir araya gelmeyen, bir değerlendirmede, istişarede bulunmayan Sayın Kaya bugüne kadar hiç dinlemeden gazetecilere bu acımasız eleştiriyi nasıl bu kadar yapabilmiştir? Kaya'nın bu eleştirileri dillendirdiği aynı toplantıda belediye eş başkanı Sayın Hatice Çoban'ın da belirttiği üzere bu kentte gazeteciler uzun süreden beridir belediye ile iletişim problemi yaşamakta ve görüşme sıkıntısı çekmektedirler. Hiç bir gazetecinin randevu alamadığı, bilgi edinemediği Van Büyükşehir Belediyesi ile ilişkiler hiç bir zaman kamuoyunun tam bilgilendirilmesini sağlayacak kadar iyi düzeyde olmamıştır. Van Büyükşehir Belediyesi tüm açıklama, icraat ve çalışmalarını basın açıklamaları ile gazetecilere iletme yöntemini seçmiş, gazeteciler ile yüz yüze iletişim kurma ve bilgilendirme konusunda hep uzak kalmıştır. Bu da hazır gündemleri haberleştirdiği gazetecileri sürekli hazır gündemlerle yönlendirmek değil midir? Van Büyükşehir Belediyesi'ndeki daire başkanlıkları ve gazetecilerin bilgi alabileceği diğer birimlerin şimdiye kadar gazeteciler ile hiç bir şekilde bir araya gelmemiş olması, bir iletişim sağlanmaması, gazetecilerin kendisini zor durumda bıraktığını belirten Kaya'nın da gazetecileri kamuoyuna doğru bilgileri ulaştırma anlamında işlerinin zorlaştırıldığı anlamına gelmekte değil midir? Bu kente katkı sunmaya çalışan, her türlü olumlu adımda bu kentin koşulsuz şartsız tüm yöneticilerinin ve idarecilerinin yanında durup destek olan gazetecilere yönelik bu tavır Büyükşehir Belediye Başkanına yakışık kalmamıştır. Gazetecileri davet ettiği toplantıda bu kadar acımasız eleştirilere yer veren Kaya, şimdiye kadar yerel gazetecilerden kaçını ziyaret etmiş? Kaçı ile muhabbet etmiş, kaçını dinlemiştir? Gazetecilik mesleğine büyük zarar veren 'partili gazetecilik' karşısında bir seçilmiş olarak karşı durmuşluğu ve yerel gazeteciliğin gelişimine katkısı ne olmuştur? Sonuç itibariyle Van Gölü Gazeteciler Cemiyeti olarak ilimizde zor şartlarda görev yapan ve görmezden gelinen Van basın çalışanlarını dinlemeden, hatta gazetecileri tanımayan belediye yöneticilerinin bu noktada söylemleri bir kez daha düşünmeye, önyargılardan arınmaya, ikili ilişkileri Van yararı düşünerek geliştirmeye ve gazetecilere yapılan bu haksızlıktan dönülmesinin gerektiğini kamuoyuna duyururuz" ifadelerine yer verildi.
BAŞKAN KAYA'DAN ÇIKAN HABERLERE CEVAP
Van Büyükşehir belediyesi Basın Yayın Müdürlüğü, çıkan haberlere yönelik yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, " Van'da bulunan basın emekçisi arkadaşlarla yapılan toplantıda Eş Başkanımız Bekir Kaya'nın gazetecilere 'niteliksiz' dediği yönündeki haber-açıklamalarla ilgili ses dökümünü sizlerin bilgisine sunuyoruz. Belediye Eş Başkanımız Bekir Kaya'nın konuşması noktalı, virgülüne kadar aşağıda sunulmuştur. Ses kaydı ve görüntülerde beraberinde gönderilmiştir. Takdir sizlerindir" denildikten sonra Bakşan kaya'nın konuşmasına yer verildi.
Başkan Kaya'nın konuşması;
"Asla basında ki yorumlara karşı bir art niyet besleyemem. Yapılan yorumlar doğru olur, yanlış olur bu tamamen insanların düşünce özgürlüğü ile alakalı bir durumdur. Yapılan yorumlara cevap verme, boşa çıkarma gibi bir alışkanlığım yok. Ama maddi bilgiler çarpıtılırsa bu beni rahatsız eder. Bütün toplumlarda, bütün ortamlarda ben bu söyledim, söylerim. Basınla da ilgili bu durumdan kaynaklı sıkıntılarımızın olduğunu, eleştirilerimizin olduğunu söyledim. Bunu da bu kişi çok nitelikli, çok niteliksiz olduğu anlamında söylemedim, iyi insanlarda olabilirsiniz, kötü insanlarda olabilirsiniz. İnsanların karakterini, kişiliğini, bilgi ve birikimini ölçme gibi bir hakkımda, bir haddimde olamaz. Ama meslek faaliyeti anlamında eleştirilerim olabilir, Van basınına da genel basına da. Yanı başımızda insanlar ölüyor, ama basının bunu işlediğini görmüyorum. Gündemin çok çabuk farklı işlerle saptırıldığını da görebiliyorum. Yerel basın bir yaygara kopardı bütün Vanlıları hain ilan etti, Yüksekovalılara karşı. Şimdi bu kadar hazır gündemlerin peşine düşen gazeteci arkadaşları eleştirme hakkım var. Bir Vanlı aile evinde 6 Yüksekovalı aileyi barındırırken görmeyen basın, üç tane emlakçının para hırsı, art niyetini getirip bütün kente, 1 milyon insana mal etmelerini yapan basının mesleklerini iyi icra ettiklerini söyleyemem. Bu da benim düşüncemdir. Ben nasıl ki onun yorumlarına saygı duyuyorsam, benimde düşüncelerimi izah etme ve söyleme hakkım vardır. Bu anlamda eleştirilerim var. Yeterince sorgulayan, tartışan, eleştiren bir yön göremiyorum. Hazır gündemlerle, hazır haberlerle yerel basınımızın gittiğini düşünüyorum. Bunu özel sohbetlerde de, genel sohbetlerde de çok açık bir şekilde dile getiriyorum. Ama kişilik olarak bir insanın nitelikli, ya da niteliksiz olduğunu söylemek ne bizim kültürümüzde var, ne de şahıs olarak benim yapımda vardır. Biz siyasetçilerin karakter tahlillerini, karakter öldürmelerini yaptığını biliyoruz. Ama ben asla öyle bir anlayışı kabul etmem. Ama basında nitelikli, mesleğini yeterince yerine getiren arkadaşların az olduğunu görüyorum Van'da. Bu da benim düşüncelerimdir".