Kitaplara Bir de Buradan Bakın
Burhan İçgüleç
İnternet kaynakları aracılığıyla bilgilere kısa zamanda ulaşıldığı tartışma götürmeyen bir gerçektir. Bilgiye erişimin kolay hale gelmesiyle birlikte kitaplara olan rağbetin azaldığı da bilinmektedir.
Peki, bu durumda klasik yol ve yöntem olarak başvurduğumuz kitaplar gün geçtikçe önemini yitiriyor mu? Arttırılmış gerçekliğin, yapay zekânın ve trans hümanizmin günümüzde konuşulduğunu düşündüğümüzde önümüzdeki yıllarda insan beynine takılan çiplerle kütüphane dolusu bilgiler kafamızda yer edinecek deniyor.
Bunun gerçekleştiğini farz edelim. Peki, hazır bilgiye sahip olsak bile bilgileri bir bilince dönüştürebilecek miyiz? Bilgileri kullanarak yeni bilgiler üretebilecek miyiz? Ya da çıkarımlar yapıp hayatımızda bir ürüne dönüştürebilecek miyiz?
Dünya sıralamasında ilk 3’te yer alan zenginlerin, günlük vakitleri içerisinde kitaplara ayırdıkları zaman hangi düzeyde yer alıyor? İlk 3’te yer alan kişileri değerlendirelim. 1. Sırada amazon. com’un sahibi Jeff Bezos yer alıyor. Kitaplarını internetten satmak düşüncesiyle şirketini kuruyor. Kendisi çocukluktan beri kitap okuduğunu ve bunu alışkanlık haline getirdiğini söylüyor. Zenginlik sıralamasında ikinci sırada Microsoft şirketinin kurucularından Bill Gates var. 65 yaşında olmasına rağmen “Pazar Çantası” mottosuyla tanınıyor ve kitap kurdu diyebileceğimiz bir insan. Zenginlik sıralamasında bazen sıralama bir aşağı iki yukarı oynasa da 3. Sırada yer alan Warren Buffet, günlük 4-5 saat kitap okuyan birisidir. Bu 3 İnsanın en büyük özelliği ise kitap okumaya duydukları sevgi ve çocukluklarından beri kitap okumalarıdır.
Bizler kitap okuma alışkanlığının daha çok öğrencilerde, akademisyenlerde ya da kitap okumaya meraklı yazarların işi diye düşünürken ileri seviyede mal varlığına sahip olan insanların kitap okumaya büyük anlamlar yüklediklerini öğreniyoruz. Kitaplar nasıl bir öneme ve etkiye sahip ki dünya üzerinde siyasi, sosyal, kültürel, ekonomik, teknolojik vs. alanda adım atmak isteyen herkes kitaplarla buluşmayı bir zorunluluk olarak algılıyor. İnsanlar, okudukça zihinleri gelişir. Zihinleri geliştikçe ufukları genişler. Ufukları genişledikçe de daha doğru ve daha büyük adımlar atmış olurlar.
Warren Buffet, kitap okuyarak kafasında filtreler oluşturduğunu ve önüne gelen teklifler hakkında günlerce düşünmek yerine 2-3 dakikada karar verebildiğini söylüyor. Kitap okuması sayesinde elde ettiği filtreler ve kurduğu mantıksal çerçeveler yoluyla çok kısa sürede isabetli kararlar alabiliyor.
Elun musk, çocukken okulundaki kütüphanenin bütün kitaplarını bitirip yeni kitapların arayışına gitmiştir. Elun Musk, kitap okumaya neden bu kadar düşkün olduğunu şu sözlerle açıklıyor. Dünyada birçok bilginin var olduğunu ve bir kısmının elde edildiğini fakat hala birçok bilginin ise bilinmediğini söylüyor ve devamında “Ben neyi bilmediğimi bilmek istiyorum. Neyi bilmediğimi bilmek istiyorum.” Gençler, neyi bilmediğinizi bilmek istemez misiniz?
Harranlı Çoban ve Şair Ahmet ASLAN’a kulak verelim. İnşaat işçisi iken kararını değiştirip bundan sonra çobanlık yapıp doğayla baş başa kalacağım ve kitap okuyacağım diye karar alıyor. Daha sonrasında düşündüklerini eyleme aktarıyor. Sürekli okumalar yaparak kendi kitabını yazıyor. Çoban ve Şair Ahmet ASLAN’ın kitaplar ile ilgili düşüncesi ise; okuduğum kitabın yazarı hangi tarihte ve nerede yaşamış ise o devri bugüne taşıdığını o dönem ki insanların kafasıyla hayata bakabilmeyi elde ettiğini söylüyor. Her meseleye kendi gözlemlerimizle bakmanın yanı sıra başkalarının da gözüyle bakabilmek elbette ki faydalı olacaktır.
Kitaplara bir de buradan bakalım. En yoksulun da en zenginin de kolayca ulaşabildiği saklı hazine hükmündeki kitaplar, önümüzde duruyor gençler. Okunduğunda insanı daha ileriye taşıyacağı muhakkaktır. Bu arada kitap okurken seçici davranmalıyız. Her önümüze gelen kitabı okumaktan kaçınıp bizlere bakış açısı kazandıracak ve ilgi alanımıza hitap edecek değer yüklü kitapları tercih etmeliyiz.
Gençler! Bilgi güçtür. Sistematik ve kapsamlı bilgi alma kaynağı olarak kitaplar günümüzde hala canlılığını ve işlevselliğini korumaktadır. Midemizin yemeğe ihtiyacı olduğu gibi zihnimizin de bilgiye yani kitaplara ihtiyacı vardır. “OKU” emri ilahisi gereği de okumaktan geri kalmayalım. Kalın sağlıcakla…
