Cem Altaylı

Güneş Seçim Burcunda

Cem Altaylı

Seçime neredeyse saatler kaldı. Türkiye genelinde seçmen kitlesine baktığım zaman büyük bir çoğunluğu yoğun bulutlu sisli puslu bir havada ineceği meydanı görmeye çalışan bir pilota benzetiyorum. Ya meydana inecek ya pas geçip en yakın başka bir hava alanına yönelecek, yada ilk kalkış yaptığı ana limana geri dönecek. Pilot nasıl ki karar vermek için havada tur atıp dönüyorsa seçmende bu seçim aynı bu durumdadır.

Yıllarca tüm seçimlerin sonucu önceden az çok belli olurdu ama bu seçim çok sürprizlerle dolu ve heyecanlı sonucu belli değil. Ama tuhaf bir şekilde ülke genelinde seçmen heyecansız, neşesiz, keyifsiz, kararsız, bir şekilde paldır küldür sandığa gidiyor. Bu seçimde görünen o ki tüm muhalefet partileri ilk defa oy artışı yaşayacak ama iktidar partisi oy kaybına uğrayacak. En üst yöneticisinden seçmenine onlarda bunun farkında olmuşlardır sanırım.

Hınca hınç doldurdukları meydanlar bu sefer verimden düşmüş tarlalara dönüşmüştür. Her halde niçin durumun yıllar sonra böyle değiştiğinin de farkındadırlar. İki dönem açık ara farkla seçimleri rahatlıkla aldılar, halkın desteği muhalefetin zayıflığı dış ülke desteği, cemaatlerin desteği ile yelkenleri hep rüzgarla doldu. İlk yıllarda 7/24 çalışan hitabeti karizması vizyonu ve her şeye yetişen bir genel başkan ve başbakan liderliğinde Ak Parti yaptığı duble yollarla ulaşımda bir çile olan sağlık sorunlarında yeniliklerle tek parti olmanın verdiği avantajla ekonomide, düzgün dikkat çekici vatandaşı memnun eden işlere imza attı.

Türkiye yabancı yatırımcılarında cazibe merkezi oldu. Ülkesinin her yerine koşan yurt dışını gezen bir başbakan bir lider önderliğinde Ak Parti girdiği tüm genel ve yerel seçimlerden muhalefet partilerini ezerek galip çıkmayı başardı. Sonraları ne olduysa arka arkaya bir kaç olumsuz olay yaşandı. Ünlü gazeteciler bilim adamları iş adamları üst rütbeli den erat'a kadar hatta genel kurmay başkanı bile binlerce sonradan sahte olduğu anlaşılan düzmece belgelerle içeri atıldılar. Kimi içeride hayatını kaybetti, kimi hasta oldu dışarıda öldü. Aileler çocuklar toplumun büyük bir kısmının vicdanı çok acılar çekti. Türk Silahlı Kuvvetleri moral olarak çöktü travma yaşadı, sonra herkes tahliye oldu her şeyin bir oyun olduğu ortaya çıktı ama toplum bunları unutmadı.

Toplumsal protesto olaylarında bir çok acı olay yaşandı. Günahsız bir çok evladımız hayatlarını kaybetti, toplum bunları unutmadı. Bir çok yolsuzluk ülkenin her yerinde yapılmaya başlandı, en son bakan ve bakan çocuklarının karıştığı yolsuzlukların üzeri kapatıldı. Emniyet yargı hukuk adalet darmadağın edildi. Toplum bunları da unutmadı.

Ormanlarımız nadide kıyılarımız tarım alanlarımız meralarımız hayvancılığımız yok edildi. Üretimden uzak tüketen yok eden bir toplum haline getirildik. Ürettiği kendine yeten sayılı ülkelerden biriyken patatesi bile ithal eden bir ülke durumuna düştük. Kasaplar kesecek yerli hayvanı bile bulamaz hale geldiler. Bankaların sebil gibi dağıttığı kredi kartları sayesine ülkede borçlu olmayan tek bir vatandaş kalmadı.

Hızlı artan nüfus işsizlik umutsuzluklar insanların büyük bir kısmını depresyona soktu. Ruhsal bozukluklarda birinci ülkeyiz tecavüzler, cinayetler, aldı başını gidiyor. Sevgi saygı höşgörünün yerini kin nefret para hırsı aldı. Bu güne kadar insanlar seçimlerde oy verecekleri bir başka seçenekleri olmadığı için istemezse bile Ak Parti'ye oy veriyordu ama bu seçimlerde Ak Parti'nin önünde ciddi ciddi iktidarı isteyen bir muhalefet var.

CHP

CHP ye bakacak olursak şaşılacak derecede bir değişim olmuş. İktidar olma korkusunu üzerinden atmış iktidar olmayı isteyen makul olabilecek vaatler sunabilen mitingden mitinge koşan bir lider var artık. Sayın Kılıçdaroğlu'nun kararıyla ön seçimle adaylarını belirleyen ve parti içinde bu yolla ayrışmayı önleyen bir pahtı olmuş CHP. Ama gönül isterdi ki Emine Ülker Tarhan gibi değeri küstürmeseydi, gönül isterdeki her seçimde sola darbe vuran esen rüzgara karşı dönen rüzgar gülü, eskinin İşçi Partisi şimdinin Vatan Partisi'nin nasıl başardığına şaşırdığım çok değerli bilim adamı, asker kökenli, MHP kökenli bir çok adam gibi adamları CHP aday yapsaydı çok fark ederdi çok. Ama her şeye rağmen Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı Başbakanlığa taşıyan sonrada Cumhurbaşkanı olmasında büyük katkı sunan Cumhuriyet Halk Partisi bugün her şeyi geri almaya geliyor.

HDP

Gelelim Halkların Demokrasi Partisi HDP'ye. Sadece belli bir bölgede kalmaktan vazgeçen bütün ülkenin partisi olmaya karar veren, geçmişte yaşanan acıların bir daha yaşanmaması için yola çıkan barışı, huzuru en fazla isteyenlerin dili eli, ayağı olan olmaya çalışan bir parti olma yolunda HDP.

İlk sınavını Cumhurbaşkanı seçiminde verdi. Ve en başarılı muhalefet partisi olmayı başardı. Bu güne kadar bağımsız, adaylarla meclise zor seçimleri aşarak hatırı sayılır rakamlarla giren HDP bu defa daha zoru deniyor ve parti olarak seçime giriyor. Sürprizlerle dolu seçim maratonuna işi en zor olan parti olarak giriyor. Bir yanda %10' luk baraj engeli, bir yanda hiç bir partinin sahip olamadığı okuması yazması ve Türkçesi olmayan kadınıyla erkeğiyle ümmi seçmen kitlesi Ne kadar unutmak istese de batıdaki insanlar geçmişini HDP de görmek istiyorlar ona temkinli bakıyorlar.

HDP nin en büyük şansı liderleri Sayın Selahattin Demirtaş'tır. Gençliği hatipliğiyle kıvrak zekasıyla baraj engeline aşmak için insan üstü bir gayretle meydan meydana koşuyor. Aynı çabayı hizmette çok pasif kalan HDP' li belediyeler gösterseydi bu gün HDP'nin baraj endişesi olmazdı. Bunu unutmayalım hiç bir dostluk ebedi kalmayacağı gibi hiç bir düşmanlıkta ebedi kalmaz.
Geçmişi unutmayalım ama barış için çabalayan bu partiyi de görmezden gelmeyelim. Bana göre Halkların Demokratik Partisi'nin mecliste olması olmamasından bin kat daha iyidir. Aynı harflerle yazılan Kürt ve Türk kardeş halklarının bir daha ayrılmamak koşuluyla sarılmasının tam zamanıdır. CHP nin listesine kızan Ak Parti'nin listesine kızan MHP'yi beğenmeyenlerin vereceği oylarla HDP'nin bu kez parti olarak Meclise girmesini arzu ediyorum. Bu benim şahsi görüşümdür.

HDP barajı aşmazsa bunu bahane eden dinden, töreden, eğitimden, uzak sadece terörle büyümüş kin nefret dolu gençleri topraklarımızda cirit atan bir çok ülkenin ajanları sokakları kararlaştırırsa bu sefer HDP 'yi de aşan, polisi de aşan olaylar olması kaçınılmaz olur. Yaradan bizim ülkemizi etrafımızdaki ateşten korusun. Biz vatan olarak herkese kucak açtık açmaya da devam edeceğiz ama unutmayalım ki bizlere hiç bir komşu devlet üç gün bakmaz en kötü vatan bile vatansızlıktan milyonlarca kat daha iyidir. Tarihi acılarla zaferlerle yokluklarla geçmiş bir millet olarak başka acıların yaşanmasına fırsat vermeyelim.

MHP

Gelelim MHP' ye Sayın Devlet Bahçeli MHP'in başına merhum Alpaslan Türkkeş'ten sonra genel başkan olması hem parti hem de ülkemiz için büyük bir şanstır. Onun sayesinde milliyetçi gençler sokaklardan uzak tutuldu. Bahçeli her dönemde partisine ve tabanına hakim olmayı gençlerini ateşten uzak tutmayı bilmiş ve başarmıştır. Bu seçimlerde şimdiye kadar hiç görmediğimiz bir aktif MHP ve Bahçeli görmekteyiz. Meydan meydan koşuyor ve iktidara talip bir performans sergiliyor. Seçkin adaylarla bir çok ilde oyunu tahminlerin üzerinde artıracağına eminim. Doğru zaman da doğru adayları doğru illere bırakmayı en iyi başaran parti bana göre MHP'dir ve bunun sonucunu görecektir.

Sözü bağlayacak olursak;

Ak Parti

Ak Parti kendi içindeki küskünleriyle, seçmen kitlesindeki küskünleriyle son yıllarda yaşanan nahoş işleriyle ve en önemlisi % 80 oyu sırf liderliği karizmasıyla kazanan Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın yokluğuyla bir seçime giriyor. Bu seçimde işi en zor olan parti Ak Parti'dir.
Seçimin ülkemiz için en hayırlısını nasip etmesini diler, bütün vatandaşlarımızın oy kullanmasını ve sandıklara bu seçim her zamankinden daha ciddi anlayışla sahip çıkmasını, halkın oyunun profesyonel kedilerce trafo ve bilgisayarlarda yok edilmemesini rica eder, tüm gerçek müminlerin BERAAT kandilini kutluyorum.

Yazarın Diğer Yazıları