Su savaşları yaklaşıyor…
İdris Ortakaya
Yanlış okumadınız.
Su savaşları diyorum.
Su, canlıların yaşaması için olmazsa olmazlardandır.
Dünyanın dışında yaşanabilir bir gezegen arayışı içinde olanlar, öncelikle suyun olup olmadığına bakıyorlar.
Su olmazsa canlının yaşama şansı da olmaz.
Doğru ve yerinde bir tespit…
****
"Dünya bozuk değil, insanların gönülleri bozuktur" deyimi çok hoşuma giden bir sözdür.
Gönlü bozuk, benden sonra tufan olsun, bana ne diyebilen, bencilliğin zirvesine ulaşmış, insana sadece şeklen benzeyen, bu alçak yaratıklar, yaşadığımız dünyanın dengesini bozmak için ellerinden geleni yapmaktan geri durmuyorlar.
Doğa, bir denge üzerine inşa edilmiştir.
Doğada yaşayan her canlı bir sebep için yaradılmıştır.
Doğadaki her varlığın bir görevi vardır.
Ne yazık ki doğaya hükmeden en güçlü ve en akıllı varlık insandır.
İnsan, yaradılmışların en mükemmeli ve de en acımasızıdır.
Acımasız insan görünümündeki şeytanların şerrinden Allaha sığınırım.
Değerli okurlarım,
İnsanın ve de canlıların yaşayabilmeleri için iki temel maddeye ihtiyaçları vardır.
Bunlardan birisi Su diğeri Oksijen’dir.
Bunlar, yaşamın olmazsa olmazlarındandır.
Takdir edersiniz ki; ormanlar, doğanın ak ciğeri olarak tanımlanır.
Ancak, dünyanın her yerinde ormanlar yok ediliyor.
Servetlerine servet katmak isteyen gönülleri bozuk yaratıklar dünyanın dengesinin bozulmasına neden oluyorlar.
Ormanlar yok edilince Ekolojik denge bozuluyor.
Mevsimler değişiyor.
Kuraklık meydana geliyor.
Buzullar erimeye başlıyor.
Tedbir alınmazsa, dünya yaşanabilir olmaktan uzaklaşacaktır.
Çocuklarımıza, torunlarımıza yaşanabilir bir miras bırakamayacağız.
Bu mesele tüm Dünya insanlarının meselesidir.
Ülkemiz bu olayın dışında değildir.
Dünyada olup biten her şey bizi etkiler ve ilgilendirir.
Bu anlamda çok ciddi bir Su sorunu ile karşı karşıyayız.
Ankara, İstanbul ve diğer büyük şehirlerimizi kaynakları ile besleyen barajlardaki su tehlike sinyalleri veriyor.
Tükenmek üzere.
Yağmur ve kar yağmazsa bittik demektir.
Allah ülkemizin yardımcısı olsun.
****
Ülkemiz için bir nimet olarak siyaset sahnesinde yerini alan ve 20 yıla yakın zamandan beri ülkemizi yöneten dünyanın en önemli liderlerinden birisi olan Recep Tayyip Erdoğan inşallah ülkemizi bir 20 yıl daha yönetir, diyorum…
Ona çok ihtiyacımız var.
O var olduğu sürece dünya nizamı da olumlu bir yönde değişecektir.
Hem bizim için hem de dünya için çok gerekli bir insandır, O…
Yüce Allah ona sağlık ve sıhhat versin.
****
"Lider kime denir" başlıklı yazımda lider; günü kurtaran adam olamaz.
Lider, on yıl, yirmi yıl hatta elli yıllık geleceği görebilen ve ona göre tedbirler alan kişidir, demiştim.
Evet, değerli okurlarım, Şehir Hastaneleri yapılmaya başladığında bir takım geri zekalılar, bu kadar hastane neden yapılıyor diye alabildiğince eleştirmişlerdi…
Aynı akıl tutulması içindekiler, bu defa havaalanlarının yapımına karşı çıkmışlardı.
Şimdi de Kanal İstanbul projesine karşı çıkmaktadırlar.
Onlar karşı çıkmaya devam etsin.
Durmak yok yola devam.
****
Kuraklık gündeme gelince, Yeraltı Barajları da seslendirilmeye başlandı.
Evet, Yeraltı Barajları, çok muhteşem yapılar…
On yıl önce başlatılmış olan bu baraj çalışmalarına hız verilmiş, yüzlerce yeraltı barajı yapımına başlanmış…
Tabii ki bitmiş olan onlarca barajımız da himzet vermektedir.
Bu barajlar hem içme suyu ihtiyacımızı karşılamakta hem de sulama ihtiyaçlarımızı karşılamaktadır.
Bir nevi su depolama hizmeti gibi de algılayabiliriz.
Eskiden "Su akar, Türk bakar" deniliyordu.
Şimdi bu iş de değişti.
Su akar Türk yapar.
Akarsularımız en iyi bir şekilde değerlendirilecek…
Bundan böyle su petrolden daha kıymetli olacaktır.
Su için savaşlar başlayacaktır.
Yakın bir gelecekte bu tür savaşlarla karşılaşırsak hiç ama hiç şaşırmayın…
Ülkemiz lideri engin ön görüsü ile bu çalışmalara çok önem vermektedir. İnşallah, bundan böyle Suyun patronuda bizim ülkemiz olacak.
Osmanlıyı yıkan ve tarihten silen, Osmanlının adından dahi rahatsız olan İngiltere Osmanlının ayak seslerini duymaya başladı.
Savunma bakanları Türk İHA ve SİHA’larının muhteşem silahlar olduğunu, Azerbaycan ile Ermenistan savaşında test etti…
Savaşın kaderini TÜRK İHA ve SİHA’ları tayin etti.
Ülkemizle bu konuda işbirliği yapmak için artık herkes kapımızda…
Bizi yıkan, yok ettiklerini zanneden, yok olmadığımızı gören ve cin carpmışa dönen Avrupalı Haçlı şeytanlar bu durum karşısında ABD’yi ve ülkemizdeki yerli uşaklarını da yanlarına alarak, ellerinden geldiğince gelişmemizi engellemeye çalıştılar.
Çok şükür güçleri yetmedi.
Bizimle dost olmaktan başka seçenekleri kalmadı.
Biz olmadan bu bölgede kuş uçmaz.
Bu gerçeği kabul etmek zorunda kalacaklar.
Bu gerçeği gören ve kabul eden herkesle dostane ilişkiler kurabiliriz…
Örneğin İngiltere gibi…
Bu bağlamda; en büyük ticari anlaşmamız İngiltere ile yapıldı.
Diğerleri de sıraya girecekler.
****
Son günlerde yine eskilere doğru yelken açmaya başladık, yeniden…
Ağa babaları pes dediler, ancak yerli uşakları bir türlü vaz geçmiyorlar.
İnadına, toplumun değerleri ile oynamaya devam ediyorlar.
****
Ne yaparlarsa yapsınlar.
Ok yaydan çıkmıştır.
Hiç bir güç o oku geri getiremez.
Türkiye bağımsız bir ülke olacaktır.
Bunun için her koşul hazırlanmıştır.
Hiç kimse bundan geri adım atamaz.
Bu böyle biline.
Saygılarımla…
