Cenup Doğu Anadolu'nun eski zamanları
Nedim İlikçi
Değerli okurlar; ilimiz ve bölgemizin tarihi ve kültürü ile ilgili birçok kitap yazılmıştır. Bu kitaplardan biri de 1944 yılında basılan ve ismini yazıma başlık yaptığım kitaptır. Bu kitabın temel özelliği yazıldığı dönemin ölçüleri içinde ilimiz ve bölgemizin tarihi ve kültürü hakkında toplanabilecek birçok bilgiyi içermiş olmasıdır.
Kitaba “Bölgenin Coğrafyası” başlığı altında, ilimiz ve bölgemizin dağlarından, akarsularından, ovalarından, göllerinden vs. bahsedilerek başlanmış. Bölgemizin coğrafi yapısı okuyucuların zihinlerinde canlandırılmaya çalışılmış. Bu ön coğrafi bilgilerin ardından ilimizin ve bölgemizin tarihi hakkında, üç kısım halinde bilgiler verilmeye başlanmış.
Kitabın birinci kısmında “Bölgenin Tarihten Evvelki Zamanları” başlığı altında ilimiz ve bölgemizin M.Ö. 3500 yıllarının öncesine tarihlenen bulgular ve bilgiler okuyucularla paylaşılmış. Bu bölümde daha ziyade dini kitaplarda yer almış bilgiler, destanlar ve arkeolojik incelemeler sonucu elde edilen bilgiler okuyucuların bilgilerine sunulmuş.
Kitabın ikinci kısımda,“Bölgenin Tarihi Zamanlarından” başlığı altında, ilimiz ve bölgemizde M.Ö. 3500 yılından M.S. 638 yılına kadar geçen süre içinde yaşananlar paylaşılmış. Bu bölümde Subarular, Sümerler, Hurriler, Etiler, Asurlar, Bölgemizdeki Küçük Krallıklar, Urartular, Medler, İranlılar, Büyük İskender, Selefküsler, Partlar ve Ermeniler hakkında ayrıntılı bilgiler, ara başlıklar altında okuyucuların bilgilerine sunulmuş.
Üçüncü kısımda, “Bölgenin Müslüman Araplar Tarafından İşgali” başlığı altında, Müslüman idare ve idarecileri, Selçuklular Zamanı, İlhanlılar Zamanı, Karakoyunlular Zamanı, Akkoyunlular Zamanı, Safaviler Zamanı ve Bölgenin Osmanlı İdaresine Geçişi, ara başlıkları altında genişçe ve ayrıntılı bilgiler verilmiş.
Kısacası kitap ilimiz ve bölgemizin bilinen en eski tarihinden M.S. 1500’lü yıllara kadar olan tarihini okuyucuların bilgilerine sunmuş. Tabii bu bilgilerin, kitabın yazıldığı 1944 yılının toparlanabilen bilgileri ölçüsünde olduğunu belirtmekte fayda var.
Tanıtımını yaptığım kitaplardan önemli bulduğum bazı bilgileri okuyucuların bilgilerine sunmayı adet edinmiş olduğumu okuyucularım bilir. Bu hafta tanıttığım kitaptan da, Akkoyunlular ve Karakoyunlular hakkında verilen bilgilerden küçük bir bölümü siz okuyucularımla paylaşmayı uygun buluyorum.
Bilindiği üzere Karakoyunlular Erciş ilçemizi kendilerine başkent edinmiş bir Türkmen halkıydılar. Kitapta Karakoyunlularla ilgili şöyle bir bilgi paylaşılıyor:”…. Karakoyunlular, Akkoyunlularla birlikte aşiretler halinde Moğol istilası üzerine Türkistan ve Horasan’dan garbe göçerek, İlkan Hükümdarı Argun Han zamanında (1284-1292) Fırat ve Dicle’nin yukarı vadilerine yerleşmişlerdi. Van Gölü Havzası ve Yukarı Dicle’de Karakoyunlular, Yukarı Fırat’ta Akkoyunlular yerleşmişlerdi. Bunlar göçebe aşiretler halinde olduklarından kışı bölgenin cenubunda geçirirler ve yazın şimale yaylalara göçerlerdi. Bu yaylalar Van Gölü havzasındaki yüksek dağlar üzerinde ve yukarı Dicle ve Fırat havzasındaki yine yüksek dağlar üzerinde idiler. Karakoyunluların en büyük aşireti Baharlı Aşiretiydi. Bunun reisi olan Bayram Hoca, diğer Karakoyunlu aşiretleri üzerinde nüfuz sahibi olmuştu…..”
Kitapta Akkoyunlularla ilgili şöyle bir bilgi paylaşılıyor.”….Akkoyunlular, Karakoyunlularla beraber Horasan’dan Azerbaycan’a gelmiş, buradan Diyarbakır, Malatya, Erzincan mıntıkalarına intikal etmiş Türk aşiretleridir. Yazın yaylalara çıkarlar, kışın da sıcak yerlere çekilirlerdi….”
Kitabı okuyunca anlaşılıyor ki hem Akkoyunlular hem de Karakoyunlular Türk kökenli ve Müslüman’dırlar. Ancak aralarındaki temel fark, İslami yorumlamaya dayalıdır.
“Cenup Doğu Anadolu’nun Eski Zamanları” isimli kitap Kurmay Yarbay Kadri Perk tarafından yazılmış. 1944 yılında Güven Matbaası tarafından İstanbul’da basılmış. Kitap; basıldığı döneme ait ilimiz ve bölgemiz ile ilgili 23 fotoğraf ve 19 kroki ihtiva etmektedir. Tabii ki fotoğrafların, dönemin teknik koşulları ölçülerinde görüntü kalitesine sahip olduklarını söylemekte fayda var. Kitabı, bugün elde edilmiş olan bilgiler ışığında değerlendirdiğimizde, bilimsel kabulü zor olan bazı bilgileri de ihtiva ettiğini söylemek isterim.
Kitap o dönemin birçok basılı kaynağından istifade edilerek hazırlanmıştır. Yazar, kitabın önsözünde 1938 yılında şark hizmeti için bölgeye hareket ederken bu bölgenin tarihini tetkik fırsatından yararlanarak bir eser vücuda getirmeyi planladığını belirtmektedir. Yazarımız bu planını da tanıtmaya çalıştığım kitabı vücuda getirerek gerçekleştirmiştir. Kitabı ilimizin ve bölgemizin tarihine ilgi duyan herkesin okumasını tavsiye ediyorum. Kalın sağlıcakla…