Van:Vangölü

…..Vanımız;su kentidir ve adı ile müsemmadır.Suların döküldüğü yer,birleştiği mekandır.Su kıyısıdır,çeşmedir.Havzanın akar sularının sığındığı ana kucağıdır. Bu kucağın adı Vangölü’dür.Van;adını Vangölü’nden alır ve Vangölü ile müzeyyendir.

…..Su hayattır derler.Doğrudur…Buna inanmayan hayatsız kalır.Vangölü de Van’a hayat verir. Vangölü havzasında yaşayan her bir varlık Vangölü’nden izler taşır. Van’ın havasının,suyunun,toprağının ve güneşinin bir başkalığı Vangölü’ndendir. 

…..Vangölü;mücevherimizdir.Pahasına kıymet biçilmez servetimizdir.Süsümüz,sümbülümüz,denizimizdir.Seyrine doyum olmaz güzelliğimizdir.Bizim en büyük gölümüz,dünyamızın en büyük sodalı gölüdür. En önemli ekonomik varlığımızdır.Sodası; deterjanımız,sabunumuzdur ve sanayiide de kullanılmayı beklemektedir.

…..Vangölü bereketimizdir.Balıkçımızın ekmek kapısı,insanımızın besin deposudur. Turistik değerimizdir.Vangölü’ndeki balık göçünü izlemeye gelen turistler bile Van ekonomisi için önemli bir gelir kaynağıdır. Vangölü’nün mercan kayalıkları,batıkları ve tarihi kalıntıları ise dalış turizmini beklemektedir. 

…..Vangölü;havzasından taşınan mineralleri bünyesinde toplar.Suyu kendine özel bir bileşimdir.Vangölü’nün bazı cilt hastalıklarına iyi geldiğini,sinüsleri açtığını Vanlılar bilirler.Bu bilgiyi dünyaya yaymamız lazım.Vangölü şifa dağıtmayı beklemektedir. 

…..Vangölü; yolumuzdur.Geçmiş yıllarda olduğu gibi işletilmeyi bekliyor. Hatta üzerinde gezinecek yatçıları arıyor.Turizm sezonu kısa olsa da Vangölü kıyılarını deniz turizmine açmanın yollarını bulacak yatırımcılar bekliyor.Serin suları ile kucaklayacağı turistler istiyor.Kıyılarında hizmet verecek daha nezih,daha estetik ve profesyonel işletmeler bekliyor.

….. Vangölü insan psikolojisi üzerinde de etkilidir.Maviliği, seyreden gözlerden ruha akar ve bünyeye ferahlık verir.Dalgalarının görüntü ve sesi ruhlara sükunet,esintisi sadre şifa verir.Gün batımlarında bakır kırmızıya kesmiş rengi, akla tefekkür getirir ve ruha nezahat verir. Vangölü; gün batımlarını izleyecek misafirler bekliyor.Gün batımlarını semaver ve mangal eşliğinde paylaşmanın keyfini  tadacak canlar bekliyor. Ve bu keyifin parayla satın alınamayacak değerde olduğunun farkında olan dostlar bekliyor.

…..Vanımız Anadolu’nun kadim kentlerindendir.Anadolu halklarının ilklerinden olan,Hurrilere ve Biannilere (Urartulara)başkentlik yapmıştır.Bu halklar tarlalarını burada ekmişler,hayvanlarını burada  beslemişler,evlerini burada yapmışlar,burada toprağa kök salmış ve yerleşik hayata geçmişler.Burada medeniyet kurmuşlar.Duygu ve düşünce dünyalarını resimlerle taşlara,duvarlara işlemişler.Yazılarını kayalara kazımışlar.Kadim insanlığın duygu ve düşünce dünyalarının,yaşam alışkanlıklarının,inançlarının günümüze taşınmasına olanak sağlamışlar.Bu yazıtlarla seslerini çağlar ötesine  duyurmayı istemişler.Bu yazıtlar kendilerine kulak verecek ziyaretçiler bekliyorlar. 

…..Urartular;insanlığın ilklerinden sayılan barajları ve su yollarını bu topraklarda hayata geçirmişler. Hidrolik mühendisliğinin ilk örneklerini Van’da insanlığa kazandırmışlar.Keşiş Gölünü,Sıhke Gölünü,Şamran Kanalını bizlere miras bırakmışlar. Kadim Vanlılar bu yapıları öylesine mükemmel yapmışlar ki,günümüz mühendisliğinin kısa ömürlü yapılarına inat,binlerce yıldan günümüze çalışır vaziyette ulaşabilmişler.Bu mühendislik harikaları görülmeyi ve ders alınmayı bekliyor.

 …..Vangölü havzası en önemli turistik sermayemizdir.Geçmiş medeniyetlerin izlerini günümüze yansıtan ayna niteliğindedir.Bu havza, ülkemiz ve dünya tarihi için  önem arz eden tabii,tarihi, kültürel ve turistik birçok değeri bünyesinde barındırmaktadır.Vangölü havzasına ayak basan her bireyin bu coğrafi ve tarihi zenginliğin büyüsüne kapıldığına birçoğumuz şahit olmuşuzdur.Vangölü havzası gezilmeyi-görülmeyi bekliyor.

…..Bizlerden önce yaşamış olan Vanlılar, kendilerinden izler bırakarak hayat sahnesinden çekilmişler.Arif olanlar,tarihi kalıntılarda,yemeklerde,kilimlerde,eski sanatlarda ve arkeolojik miraslarda  bu kadim hayatların izlerini sürebiliyorlar.Vangölü havzasındaki bu eski medeniyetlerin izlerini gezerek,görerek,tadarak,işiterek sürmek son derece önemli bir ayrıcalıktır.Bu ayrıcalığı yaşamaya tüm insanlığı davet etmeliyiz.Vanımız ve havzamız tüm dünyaya tanıtılmayı hak ediyor ve bekliyor. 

…..Allahın Vanlılara ve Vangölü havzasındaki yerleşke sakinlerine  bahşettiği Vangölü’nü korumak, her bireyin sorumluluğudur.İnsan kaynaklı atıkların Vangölü’nü ve kıyılarını kirletmesine göz yumulmamalıdır.Vangölünü besleyen sular denetlenmeli ve  mümkün olduğunca temiz bir vaziyette Vangölü’ne karışmaları sağlanmalıdır. Bu hususta duyarlı bireyler,sivil toplum örgütleri ve resmi kurumlar gerekli hassasiyeti göstermelidir…Çünkü: 

Vangölü; süsümüz,sümbülümüzdür, 

Bereket kapımız,besin kaynağımızdır.     

Turistik varlığımız,doğal güzelliğimizdir,   

Ekonomik değerimiz,sermayemizdir.

Vangölü mücevherimizdir. 

Paha biçilmez servetimizdir.     

Coğrafyada göl geçse de,     

Vangölü bizim denizimizdir…