Araf Halindeyim
Vedat Yazıcı
Kahkaha atmayalı çok uzun zaman oldu. Yada sessizce ağlamak. Göz pınarlarımdan uzun zamandır süzüle süzüle damlalar yere inmiyor kimsenin haberi olmadan. Şöyle yağmurlu bir havada gözyaşları ile yağmur tanecikleri nicedir karışmıyor bende. Mutlu muyum, mutsuz muyum yine belli değil…
Kendi sesimi arıyorum, derinlerden. Uykuya geçmeden önceki son "Ben'i bulamıyorum. Yada ben sandığım beni. Buna isyan edip bağırmıyorum. Hüzünlü halime ağlayamıyorumda. Bulutların üstünde geziniyorum. Yada kum tepesine çıkıp öylece güneşi seyrediyorum gibi bir hal. Hani Araf hali. Yani kum tepesinde bulunma hali…
Derin bir yorgunluk var üzerimde sanki dinlenemeyecek kadar sıkıntı.Renkten renge giriyor bedenim.Ne kalmak istiyorum bir yerlerde ne de gitmek.Ne var olmak istiyorum ne de yok.Derin bir sessizlik yaşıyor bütün ruhum.Hani ne cennette olma isteği nede cehennemde. Kur'an'ı Kerim'de Araf için " Cennet ile Cehennem arasındaki yer" olarak belirtilen ifadenin olduğu yerdeyim. Eskilerin deyimi ile iki arada bir derede kalma hali.
Araf hali sarmış bütün benliğimi bırakmıyor. Orhan Veli'nin dediği gibi tarifsiz kederler içindeyim.
Araf sözcüğü, sur, dağ gibi yüksek yer ya da burç anlamına gelen "arf" kelimesinin çoğuludur. Kuran-ı Kerim'in bir suresinin adı aynı zamanda. Dinimizde daha çok cennet ile cehennemi birbirinden ayıran bölgedeki surun yüksek kısımlarının adı olarak bilinir.
Öteki dünya ile ilgili kavramlar söylenirken cennet,cehennem anılır ama Araf olan yer sanki üzerinde durulmaz gibi. Kültürümüzde ise bu arada kalanların sadece deliler olacağı bildirilir. Sanırım bu yer hakkındaki bilinmezlik veya gizemli olma hali böyle bir açıklamayı doğurmuş. Bunun yanında İyi ve kötü amelleri eşit olan, haklarında şahadette bulunacak olan şahıslar, mümin ile kafirin yüzünden ayıran melekler ve cennet ile cehenneme girmeyi gerektirecek durumda olmayanlarda burada olacak deniyor.
Oysa günümüz dünyasına baktığımızda buraya gideceklerin yeri sanki diğerlerinden fazla gibi geliyor bana.Hep kararsızlık hali, yaşam ile yaşamama arası.Beyaz ile siyah arası.Olmak ile olmamak arası. Yani şu an ki dünya hali.Git geller arasında bulunan dünya. Tek bir gerçeği var Araf'ın; ızdırabının bile tarifi yok. Dünya ile bağlarım kopuk ama ruhum halen göklerde gibi geziniyor. Karar verme aşamasının hemen önceki hal. Cennet mi, cehennem mi? Bütün Araf'takilere selam olsun. Yüzünüz cennete çevrili. Sizinde bir yeriniz var merak etmeyin. Tıpkı cennet veya cehennem gibi… Sevgi ile kalın…
