Yeni yıla girerken

2019'un ardından günümüzün vazgeçilmez sosyal medya araçlarından biri geçmiş yıllarda aynı tarihte yaptığım paylaşımları karşıma çıkarınca şunu gördüm. Hep iyilik, güzellik, mutluluk ve sağlık gibi dilekler var.

2019’un ardından günümüzün vazgeçilmez sosyal medya araçlarından biri geçmiş yıllarda aynı tarihte yaptığım paylaşımları karşıma çıkarınca şunu gördüm. Hep iyilik, güzellik, mutluluk ve sağlık gibi dilekler var. Oysa iyilik kadar hastalık da mutluluk kadar üzüntü de hayatın bir parçası. Hatta birbirleriyle anlam kazanmakta her şey. Örneğin hasta olmadan hiçbirimiz sağlığın kıymetini anlayamıyoruz. Dişimiz ağrımazsa yemek yemenin, yiyebilmenin ne kadar önemli bir yetenek olduğunu, ağzımıza aldığımız her bir lokmayı ağrısız, acısız çiğnemenin keyfini, dişimizin ağrımadığı zamanlarda ne kadar rahat olduğumuzu fark edemiyoruz hiç.

 

Geçmişte değerli bir yakınım yeni yıl için şöyle dileklerde bulunmuş: "geçen her saniyenin bizi sonsuz mutluluğa yaklaştırabileceğini idrak ettiğimiz; gülümsemenin de bir sadaka olduğunun bilincinde olduğumuz; bağışladığımız ve bağışlandığımız; karıncayı bile incitmediğimiz, incitilmediğimiz; eğilip bükülmeden dik durabildiğimiz; sağlığımıza da hastalığımıza da şükredebildiğimiz; geçen zamanın değil yaşananların tekâmül ettirdiğini fark ettiğimiz; attığımız her adımı, sarf ettiğimiz her sözü ölçüp biçtiğimiz bir yıl, hattâ bir ömür dilerim. Her biri ayrı güzel dilekler. Katılmamak elde değil.

 

"Küçük Prens" adlı romanı birçok kişi bilir. Fransız Edebiyatı'nın Dünya Edebiyatı'na mal olmuş eserlerinden, ülkemizde de okullarda okunması önerilen bir kitaptır. Adına bakınca çocuklara hitap eden bir kitap gibi algılansa da içeriğinde büyüklere, yetişkinlere de yönelik birçok eleştirinin olduğu, düşünsel bir kitaptır aslında. Kendi gezegeninden yeni yerler görmek, keşfetmek niyetiyle yola çıkan ve yedi gezegenden sonra dünyamıza inen Küçük Prens'in yaşamı sorgulamasına tanık oluruz kitap boyunca. Kahramanın gittiği gezegenlerden birinde sadece bir kral yaşamaktadır. Buyruğu altında yöneteceği hiç kimse yoktur. Küçük Prens'i görünce ona ne yapması ne yapmaması gerektiğini söyler sürekli. Bundan hoşnut olmaz kahramanımız ve oradan ayrılmak ister. Kral gitmemesini emreder ve kalırsa onu Adalet Bakanı yapacağını söyler. Küçük Prens gezegende yargılanacak hiç kimsenin olmadığını söyler.

 

YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...

Bakmadan Geçme