Yüzüncü Yılında 2 Nisan
Mevsim bahardır,doğa canlanmaya yüz tutmuş,yağmurlar da bereketiyle gelmiştir Nisan'da ..Sanki hem baharı, hem de kurtuluş gününü müjdeler gibi, her gün bir sürprizle doludur tabiat. O yüzden de Nisan, Van'da bir başka güzeldir.
Mevsim bahardır,doğa canlanmaya yüz tutmuş,yağmurlar da bereketiyle gelmiştir Nisan'da ..Sanki hem baharı, hem de kurtuluş gününü müjdeler gibi, her gün bir sürprizle doludur tabiat. O yüzden de Nisan, Van'da bir başka güzeldir.
2 Nisanlarda kurtuluş gününün bayram coşkusunu yaşamak için bin hevesle, erkenden tören alanına gider, gösterileri beklerdik. Düşmanı bozguna uğratan askerler bir de esir kızı kurtarma sahnesini canlandırınca, hepimiz nefesimizi tutar, onları izler ve alkışlardık. Ardından geçen süvariler, sonra bando takımı göğsümüzü kabartırdı. Hâsılı 2 Nisan törenleri bir başka olur, bir başka coşkuyla kutlanırdı.
Tarihe merak saranlar okudukça ve büyüklerden dinledikçe görürler ki,Nisan'ın 2'sini kutlu kılan sebepler ,çok ve hazindir aslında:
Dünya Savaşı sonunda Anadolu viraneye çevrilmiş, vatan toprakları parsellenmişken, Van'da bu mezalimden payını almış, kötü günler yaşamıştır. 1915' te Çanakkale'de, Dumlupınar'da, Aziziye'de olduğu gibi, Zeve sırtlarında da şehit olan ecdadımız vardır.2 Nisan, tarihin derinliklerinden süzülüp gelen ve milli mücadelemizin zafer müjdeleri halkasından biri olan kutlu bir gündür. Van'ın ve Vanlının Rus emperyalizmi ve Ermeni işgalinden kurtuluşunun yıldönümü; büyük bir inanç,azim ve fedakarlığın eseridir.
Bu güzel günü kutlamamız için başka sebeplerimiz de olmalıdır:
Birçok halkın yıllardır bir arada yaşadığı, bazen akrabalık bağları ile bağlandığı,acıyı tatlıyı paylaştığı bu güzel topraklar, "Dünyada Van,ahrette iman" dedirtmemiş midir bize?