Zeve Panorama Müzesi'ne mi kavuşuyor!
'1915 Zeve Panorama Müzesi' Van'ın kaybolan belleğinin yeniden canlanmasına, tarih bilincinin ivme kazanmasına, Vanlıların geçmişlerini doğru anlamalarına, kentin tarihsel kimliğini kazanmasına, Doğuda ki Çanakkale olarak adlandırılan Zeve'nin hakkettiği değeri görmesine ve kültür turizmine önemli katkılar sağlayacak.
Tarih, insanın varoluş şartlarından birisidir. Tarihi, yani mâzisi ve hafızası olmayan bir insan düşünülemez. Geçmişi olmayan bir fert düşünülemeyeceği gibi, tarihsiz bir toplum da düşünülemez. Ferdin geçmişi ne kadar önemli ise toplumun geçmişi de o derece önemlidir. Örnek verecek olursak Van'ın geçmişi ne kadar önemliyse Vanlıların geçmişi de o kadar önemlidir. Bize kim olduğumuzu öğreten tarih; özlemlerimiz, korkularımız, sevgilerimiz, öfkelerimiz ile vücuda getirdiğimiz hepimize ait, meşru ve reddi imkânsız bir mirası kapsar. Tarihi öğrenmek, öğretmek gereklilik hatta hava, su, ekmek kadar gerekli yaşamsal bir ihtiyaçtır.
Öğrenciler, gençler tarih anlatılırken "Olayların çok detayına girmeden, özünün anlatılmasını istiyorlar. Yapılan bir araştırmada tarih öğrenilmesinde sadece anlatım yöntemi değil, diğer görsel, işitsel yöntemlerinde kullanılmasını istiyorum" diyen öğrencilerin oranı oldukça fazladır.
Günümüz ve bundan sonraki yıllar bilgi çağıdır, bilgi çağında eğitim öğretimde bilgi teknolojilerini ve yeni yöntem, teknik ve araç gereçlerini kullanılması kaçınılmazdır. Eğlenceli Tarih yöntem ve teknolojileriyle yalnızca çocuklar değil, yetişkinlerde tarihi severek öğrenebilmektedirler.
Emperyalist kültürlerin aracı haline gelen sanal gerçeklik oyunlarının yaygın şekilde oynandığı, 5 yaşından itibaren çocukların bilgisayar, akılı telefonları ellerinden düşürmediği bilgi çağında yalnızca kitap ve anlatımla tarihi öğretip sevdiremezsiniz. Bilgi çağının gereklerini zamanında yerine getirmelisiniz, aksi takdirde geride kalarak dökülürsünüz.