Çiğ damlasından yoğurda yolculuk

Doğayı tüm canlıların evi, meskeni olarak görmek, doğayla olan kardeşliği pekiştirmek ve doğanın şifresini çözmekle meşgul olduğumuz sürece doğayla alış verişimiz olumlu yönde sürüp gider.

Doğayı tüm canlıların evi, meskeni olarak görmek, doğayla olan kardeşliği pekiştirmek ve doğanın şifresini çözmekle meşgul olduğumuz sürece doğayla alış verişimiz olumlu yönde sürüp gider.

 

Doğayla iç içe yaşayan Yörükler, doğaseverlere her zaman örnek olmuşlardır. Onlar Orta Asya'dan getirdikleri gelenek ve adetlerini yerleşik hayatta da devam ettirmişler hatta sağlıklı yaşamın sırrını yaşam tarzlarıyla bizlere göstermişlerdir.

 

Günümüzde yörük yaşam kültürünün önemli bir parçası olan ve bu kültürü hala devam ettirmekte olanların yoğurt mayalama biçimlerine baktığımızda çok farklı yöntemlerle karşılaşmaktayız.

 

Tıpkı çiğ damlasından çam kozalağına, incir yaprağı ve meyvesinden kuzu kulağına hatta enginardan nohuda kadar doğada yetişen her türlü bitkiden yoğurt üretilmesi gibi.

 

Son zamanlarda doğal zinciri bozulmamış yoğurt mayasının peşine düşen özellikle organik beslenme yanlısı genç anneler bebekleri için  her türlü alternatifi denemekten çekinmiyorlar.

 

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Bakmadan Geçme