Van'da bağcılık tarihi üzerine

Van Gölü havzası içinde bulunduğu mikro-klima iklim özelliklerinden dolayı çevresine göre bayındır topraklara sahiptir. Bu özelliği ile binlerce yıldır bağcılık faaliyetlerinin gelişmiş olduğu bir coğrafyadır.

Van Gölü havzası içinde bulunduğu mikro-klima iklim özelliklerinden dolayı çevresine göre bayındır topraklara sahiptir. Bu özelliği ile binlerce yıldır bağcılık faaliyetlerinin gelişmiş olduğu bir coğrafyadır.

 

Bu hafta ki yazımızda Van Gölü çevresinde ki bağcılık faaliyetlerinin tarihi gelişimi üzerinde durmaya çalışacağız.

 

Ülkemizin neredeyse tamamında yetişebilen asma, birçok bölgemizde yıllardır ticari amaçla yetiştirilmektedir. Yüksek rakıma rağmen, etrafının yüksek dağlarla çevrili olması ve Gölün ılımanlaştırıcı etkisi, Van Gölü Havzasını mikro-klima alanı haline getirmektedir. Bu özelliğinden dolayı birçok bitki bu alanda yetişme şansı bulmuştur. Bölgede uzun yıllar çeşitli medeniyetler tarafından üzüm yetiştiriciliği yapılmış ve hem üzümden hem de üzümün yan mamullerinden yararlanılmıştır.

 

W.Gleisberg'e göre Van ilinin de içerisinde bulunduğu bölge, dünyanın en eski bağ alanlarından olduğu kabul edilmektedir. Bu tezi doğrulayan çeşitli emareler Van Gölü havzası içinde olan yapılarda ve yazıtlarda karşımıza çıkmaktadır. Van bölgesinde bu güne kadar bulunan ve en eski üzüm kalıntılarını oluşturan örnekler, Van ili Bakraçlı (Yedikilise) Köyü Yoncatepe Kalesi ve Nekropolünde (Arkeolojik şehirlerde mezarlıkların ve toplu mezar yerlerinin bulunduğu bölgeye verilen isim) 1995 yılında yapılan kazılarda Erken Demir Çağına ait şehir ve mezarlarda bulunan üzüm çekirdekleridir.

 

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Bakmadan Geçme